Geceleri, yapraklarını kıvırırlar ve hareketliliği azaltırlar, ve gündüzleri, yaprakların açıldığını ve-- çok daha fazla hareketlilik olduğunu görebilirsiniz. | TED | وهي اثناء الليل تقوم بإغلاق اوراقها وتقلل الحركة واثناء النوم تقوم بإعادة فتح الاوراق وتتحرك بكثرة |
Çünkü yapraklarını gökyüzüne uzatan bir sürü dalı var. | Open Subtitles | لان لها الكثير من الجذور كلهم مترابطين يعملون معا لرفع اوراقها عاليا الى السماء |
Ve ağaçlar yapraklarını dökerek, onları bekleyen soğuk, karanlık günlere hazırlanır. | Open Subtitles | والأشجار يَجِبُ أَنْ تتخلص من اوراقها والأوراق تستعد لاستقبال الفصل البارد والمظلم. |
Ama kurak mevsim öyle sert geçer ki, ağaçlar geniş yapraklarından buharlaşacak olan suyu kaybetmeyi göze alamaz ve yapraklarını dökmek zorunda kalır. | Open Subtitles | لكن الفصلَ الجافَ قاسي جداً الأشجار التي لاتستطيع تحمل فقدان الماء الذي يَتبخّرُ مِنْ أوراقِها الواسعةِ، فلذلك يجب عليها التخلص من اوراقها. |