| Hook, çocuklarını kaçırdı. Sadece biraz değişmiş. | Open Subtitles | لقد اختطف هوك اولاده هو فقط فقد شكله المعروف |
| Yani teknik olarak emekli ama çocuklarını yıllardır görmüyor. | Open Subtitles | اعني انه متقاعد فعليا ولكنه لم يرى اولاده منذ سنين |
| Zor zamanlar geçiriyor ama çocuklarını çok seven biri. | Open Subtitles | مر ببعض الأوقات الصعبة و لكن مهلا ، انه يحب اولاده |
| SS dostlarımızın eş ve çocuklarının doğum günleri masamdaki takvimde var. | Open Subtitles | هناك روزنامه على مكتبي بها أعياد ميلاد صاحبنا النازي و زوجته و اولاده لا تنسى أن ترسل لهم شيئا |
| Masamın üzerindeki ajandada SS dostlarımızın eşlerinin ve çocuklarının doğum günleri yazılı. | Open Subtitles | هناك روزنامه على مكتبي بها أعياد ميلاد صاحبنا النازي و زوجته و اولاده لا تنسى أن ترسل لهم شيئا |
| Karısı ve çocuklarıyla birlikte. | Open Subtitles | لديه زوجته و اولاده داخل المنزل |
| Onun kalp hastalığı var ve sadece çocuklarını görmek istemişti. | Open Subtitles | انه لديه مشكلة في القلب انه فقط يريد ان يرى اولاده |
| Piskopos ve onun çocuklarını yarın için akşam yemeğine davet et. | Open Subtitles | ادعي القس و و اولاده للمجيء على العشاء غدا |
| Sorunu, çocuklarını korumak ve kızını güvende tutmak üzerine işliyor. | Open Subtitles | اضطرابه يستند على حماية اولاده وابنته آمنة |
| Hook, onun çocuklarını aldı; | Open Subtitles | هوك خطف اولاده وانا لدى 3 اايام |
| çocuklarını döven ciddi bir alkolik. | Open Subtitles | مدمن كحول يضرب اولاده |
| Ve çocuklarını da yanında götürüyor. | Open Subtitles | . و هو يأخذ في اولاده معه ؟ |
| - Tanrı çocuklarını sınamaz. | Open Subtitles | الاله لا يختبر اولاده |
| Kendi çocuklarını öldürmüş! | Open Subtitles | لقد قتل اولاده |
| çocuklarını. | Open Subtitles | اولاده |
| çocuklarının ona saygı duymadığını hissediyor. | Open Subtitles | انه يشعر ان اولاده لا يحتاجونه او يحترمونه |
| Onun masasında, karısının ve çocuklarının fotoğrafının karşısında otururken hem de! | Open Subtitles | بينما تجلس على مكتبه وامام صورة زوجته و اولاده |
| Nafakasını ödemek ve çocuklarının tatil planını yapmak için eski karısıyla buluşması gerekiyordu. | Open Subtitles | ... لا بُدّ وأنه التقى بزوجته السابقة ليدفع لها نفقتها أو لربما ذهب مع اولاده لقضاء أجازة |
| Karısı ve çocuklarıyla birlikte. | Open Subtitles | لديه زوجته و اولاده داخل المنزل |
| "Titanik" kılıklı adam, filmin sonunda gerçekten çocuklarıyla birlikte miydi, yoksa... hala rüya mı görüyordu? | Open Subtitles | على الاقل هل بامكانك اخباري اذا بطل "تيتانيك" *ليوناردو دي كابريو* كان بالفعل مع اولاده في نهاية الفيلم, أم كان ما زال يحلُم ؟ |