Geri kalmak istemeyen Amerikan Başkanı Eisenhower, donanmaya, kendi projelerini hızlandırmak ve en kısa sürede uzaya bir uydu göndermek için talimat verdi. | TED | ولم يكن التأخر مطلوبا أمر الرئيس ايزنهاور البحرية لتسريع مشروعها وإطلاق القمر الصناعي في أقرب وقت ممكن. |
Dağın bir çok geçidi Wolf Creek ve Red Mountain ulaşıma kapandı ve Eisenhower Tüneli'nden itibaren zincir takmak zorunlu. | Open Subtitles | منطقة سكك حديد دينفر العديد من طرق الجبال تم غلق الطرق المؤديه إلى وولف كريك وريد ماونتن ووضعت حواجز على نفق ايزنهاور |
...Eisenhower hükümetinin ve Adenauer's müttefiklerinin savaş antlaşmalarına tüm gücümüzle karşı koymak... | Open Subtitles | ..نحارب بكل قوتنا ضد اتفاقيات الحرب ضد حكومة ايزنهاور وحلفاء ايدنور |
Eski başkan Eisenhower'ın çizgi film karakteri Elmer Fudd olduğu ortaya çıkınca şöyle dedi: "Seğ olun. | Open Subtitles | الرئيس الاسبق ايزنهاور له شخصية كارتونية فعلية هى ايلمر فود كان له جملة شهيرة هى |
Bunun sonucunda, Kruşçev'le Eisenhower arasındaki barış zirvesi başarısız oldu. | Open Subtitles | ونتيجة لذلك, فشلت قمة السلام بين خروتشوف و ايزنهاور |
Hava Kuvvetleri, uzay konuğunu Başkan Eisenhower'la görüşmesi için beyaz saraya getirdi. | Open Subtitles | الجوية القوات احضرت عندما الابيض البيت الى الفضائى الزائر هذا . ايزنهاور الرئيس لمقابلة أيك، وقال |
Dün, sabaha karşı, saat 02:41'de General Eisenhower'ın karargâhında General Jodl Almanya'nın Avrupa'daki tüm Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri'nin Müttefik Kuvvetler ile beraber aynı zamanda Sovyet Yüksek Komutanlığına kayıtsız şartsız teslim olduğunu beyan eden belgeyi imzalamıştır. | Open Subtitles | في صباح اليوم الماضي في الساعه الواحده صباحا و في مركز قيادة ايزنهاور |
Başkan Eisenhower, onu göremeyecek kadar meşguldü. | Open Subtitles | وكان الرئيس ايزنهاور منشغلًا للغاية عن رؤيته |
Başkan Eisenhower öfkeyle top yekûn ticari ambargo ilan etti ve CIA'ye Kübalı sürgünleri eğitime alma emri verdi. | Open Subtitles | أعلن الرئيس ايزنهاور الغاضب حظرًا تجاريًا كاملًا وأمر وكالة الاستخبارات المركزية بتجنيد الكوبيين المغتربين |
Kızıl Ordu, dünyanın en büyüğüydü ve General Eisenhower dünyanın yeni süpergücüne saygılarını göstermeye gitti. | Open Subtitles | حيث كان الجيش الأحمر ،هو الأكبر على الأرض مما حدا بالجنرال ايزنهاور إلى التعبير عن إعجابه بأحدث القوى العظمى في العالم |
Çay molası vermiştik, kısa süre sonra biz orada dururken Khruschev, Eisenhower'a doğru yürüyerek yanına gelip "Nyet, nyet, nyet 'Hayır' siz resmen mahremimize bakmak istiyorsunuz." ifadelerini kullandı. | Open Subtitles | أخذنا استراحة قصيرة لتناول الشاي وبعدها بوقت قصير ،وبينما كنا واقفين جاء خروشوف مترجلًا ،نحو ايزنهاور |
Eisenhower bunu zaten yıllardır düşünüyordu ve vaziyet onun için flaş haber sayılmazdı. | Open Subtitles | وبالفعل، كان ايزنهاور يفكر في هذا الأمر لسنوات ولم يكن هذا بمثابة الخبر الجديد له |
Ziyaretin son günlerinde Camp David'de Eisenhower ile vakit geçirdi. | Open Subtitles | الأيام القليلة المتبقية من زيارته أمضاها مع ايزنهاور في كامب ديفيد |
Uçak hadisesinden iki hafta sonra uzun zamandır beklenen Paris Zirvesinde Eisenhower'ın özür dilemeyişine kızan Khruschev, soluğu dışarıda alıyordu. | Open Subtitles | بعد أسبوعين من ،إسقاط الطائرة في قمة باريس ،التي طال انتظارها قام خروشوف الحانق على ايزنهاور لعدم اعتذاره بالإنسحاب غاضبًا |
Seni seviyorum Homer Eisenhower Graham. | Open Subtitles | أنا أحبك سيد غراهام هوميروس ايزنهاور غراهام |
Amerikalılara şükranlarını göstermek için Eisenhower'ın heykelini bile dikmişler. | Open Subtitles | وأنهم كانوا يحملون تماثيل ايزنهاور ولافتات تشكر الأميركان |
General Eisenhower, neden partiye katılmıyorsunuz? | Open Subtitles | جنرال ايزنهاور لماذا انت غير موجود فى هذه الحفلة؟ |
Büyükbabayı Dwight Eisenhower'ın golf hakkında konuştuğu DVD ile meşgul edeceğiz. | Open Subtitles | وسأجعل الجد يجلس أمام التلفاز ليرى ايزنهاور يتكلم عن الجولف |
Cezayir'de, pragmatik ABD Bas Komutani General Eisenhower, Vichy rejiminin askeri komutani Amiral Darlan ile görüsür. | Open Subtitles | فى الجزائر كان القائد الامريكى الجنرال النشيط ايزنهاور يتفاوض مع القائد العسكرى فى نظام فيشى الادميرال دارلان |
Bahse varım Eisenhower da yazdığında böyle düşünmüştü ama ben biraz daha orijinal bir şeyler söylemek istiyorum. | Open Subtitles | أراهنك أن ايزنهاور كان يظن أنها عظيمة عندما كتبها ولكني أريد أن أقول شيئًا مبتكرًا |