Eşim, dört yıl önce hissetmek suçundan... tutuklandı ve yakıldı, efendim. | Open Subtitles | زوجتي اُعتقلت واُحرقت قبل أربعة سنوات لمخالفتها قانون الاحساس ، سيدي |
Ginger Bell, Hay-Adams Oteli'nin lobisinde tutuklandı. | Open Subtitles | اُعتقلت جنجر بيل في بهو فندق هاي آدامز |
Bayan Tascioni Bay Fassel'i taciz etmekten tutuklandı, ...Erebos Sporlarının CEO'su ve davalı Braddock Üniversitesi'nde konuşma yapıyordu ve ...soruşturma için çağrılmıştı. | Open Subtitles | اُعتقلت الآنسة تاسيوني لمضايقتها للسيد فاسل ... المدير التنفيذي لشركة إيربوس للرياضة والمدعي كان متحدثًا في جامعة برادوك |
Ging beni buraya getirmek üzere işe aldığında tutuklanmış ve hüküm giymiştim. | Open Subtitles | اُعتقلت وسُجنت، وحُكم عليّ بالموت، عندئذٍ، استئجرني (جين) للمجيء إلى هنا. |
Keith'in ona karşı çıkarttığı uzaklaştırma emrini çiğnediği için tutuklanmış. | Open Subtitles | لقد اُعتقلت من قبل بسبب انتهاكها أمر تقييدي أقامه (كيث) ضدها. |
Küçük hırsızlıklardan tutuklanmış. | Open Subtitles | لقد اُعتقلت بسبب السرقة |
Springfield'lı bir anne korkunç bir ihlamdan dolayı tutuklandı. | Open Subtitles | قصتنا التي تحتل الصدارة: أم بـ(سبرينفيلد) اُعتقلت لارتدائها "المبذل" |
Devon Penberthy, tutuklandı ve eyalet sınırları boyunca silah naklettiğinden dolayı iki hafta önce ilçe hapishanesine gönderildi. | Open Subtitles | ديفون بينبيرثي) ، اُعتقلت وسُجنت) في سجن المُقاطعة منذ أسبوعين لنقل أسلحة عبر حدود الولاية |