"بأخذك" - Translation from Arabic to Turkish

    • götüreceğim
        
    • alarak
        
    • çıkarmama
        
    • götürüp
        
    • götürecek
        
    • götürme
        
    • götürmek
        
    ...bir çeşit maceraya. Seni çok özel bir yere götüreceğim. Open Subtitles مغامرة ، سأقوم بأخذك لمكان مميز.
    Bana dayanacaksın tamam mı? Seni götüreceğim. Open Subtitles عليك الاتكاء علي لأنني سأقوم بأخذك
    Yaşam Kadehi'ni alarak, bilmediğin bir riskle karşı karşıya kaldın. Open Subtitles بأخذك لكأس الحياة,أنت تخاطر بأكثر مما تدركه
    Bunu alarak, dileklerimi yerine getireceğine dair söz vermiş olacaksın. Open Subtitles بأخذك هذا, ستعدينني أنّكِ ستهتمين بالأمر. ذلك بأنّ تمنياتي قد حُقّقت.
    Sizi beş sentlik tura çıkarmama izin vererek telafi etmenizi sağlayacağım. Open Subtitles سأجعلك تعوضينني.. بالسماح لي بأخذك بجولة في المكان.
    Mafya çağırırım, buraya gelirler ve sizi bir çölün ortasına götürüp gömerler. Open Subtitles سأتصل بالمافيا وستأتي لهنا وستقوم بأخذك إلى الصحراء حيث ستدفنك هناك
    İyi gemi sizi evinize götürecek tamam mı? Open Subtitles السفينة الجيدة ستقوم بأخذك الى المنزل، نعم؟
    - Seni kendinden alıp götürme tehlikesi yaratan herkesten ayırmayı. Open Subtitles - التفريق بينك - وبين أي شخص يهدد بأخذك منها
    Seni evime götürmek isterdim ama şu anda maalesef evim yok. Open Subtitles قد أفكر بأخذك للمنزل لكني لا أمتلك واحداً في هذه اللحظة
    Seni eve götüreceğim. Open Subtitles و سوف أقوم بأخذك معنا الى المنزل
    # Seni tehlikeli bölge'nin tam içine götüreceğim # Open Subtitles ♪ ... سأقوم بأخذك مباشرة الى منطقة الخطر ♪
    - Seni karakola götüreceğim. Open Subtitles سوف أقوم بأخذك معي إلى مركز الشرطة
    Ama seni onlara götüreceğim. Open Subtitles ولكنني انا سأقوم بأخذك إليهم
    - Seni götüreceğim tamam mı? Open Subtitles سأقوم بأخذك حسناً
    Sorgusuz sualsiz emir alarak bu kasabayı sen yok ettin. Open Subtitles بأخذك الأوامر دون مناقشة دمرتِ هذه المدينة
    Sorgusuz sualsiz emir alarak bu kasabayı sen yok ettin. Open Subtitles بأخذك الأوامر دون مناقشة دمرتِ هذه المدينة
    Eğer geri döndüğünde seni düzgün bir şekilde dışarı çıkarmama izin verirsen bu takip işini unutmaya tamamen razıyım. Open Subtitles أنا مستعد لنسيان حادثة التعقب هذه إذا سمحت لي بأخذك في موعد مناسب عندما تعودين
    O halde, bu hafta birgün sizi Lansdown Tepesine çıkarmama izin verir misiniz? Open Subtitles إذاً, هل تأذنين لي بأخذك بالعربة إلى (لانسدون هيل) هذا الأسبوع؟
    Seni bir kulübeye götürüp bağlayacağım. Open Subtitles سأقوم بأخذك للحظيرة ومن ثم سأقوم بتقييدك
    Bu adamlar seni bir hastaneye götürecek. Open Subtitles هؤلاء الرجال سيقومون بأخذك الى المستشفى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more