Ama sen artık El Zuhari'nin batı ülkelerinin askeri üslerini hedef aldığını biliyorsun. | Open Subtitles | ولكن الآن أنت تعرف أن آل زهري يقوم بأستهداف قواعد عسكرية غربية |
Bir dolandırıcı neden hedef olarak onu yakalayabilecek bir özel dedektifi seçer? | Open Subtitles | لما يقوم محتال بأستهداف محققة خاصة أكثر شخص ممكن أن يلقي القبض عليه؟ |
Kocayı ritüelistik şekilde öldürmek için Davis'leri hedef aldı. | Open Subtitles | قام بأستهداف آلأ ديفس عن قصد لقتل الزوج حسب التقاليد |
Onu, onun firmasını hedef aldığıma iyi ikna etmişsin. | Open Subtitles | قمت بعمل رائع لأقناعها بأنه أنا من قمت بأستهداف شركتها |
Düşmanları hedef alıyorduk. | Open Subtitles | بأستهداف اهداف معادية لذلك لم اكن مندهش |