Hepsi aynı tür olmalarına rağmen, farklı şekil ve boyutlarda olanları vardır. | Open Subtitles | على الرغم من انتمائهم للنوع ذاته، إلاّ أنَّهم يأتون بأشكال وأحجام مُغايرة. |
Aynı bitki üzerindeki yaprakların farklı şekil ve boyutlara sahip olması demek. | TED | هو أن النبتة الواحدة تملك أوراقا بأشكال وأحجام مختلفة. |
Kitle katilleri değişik şekil ve boylarda olabilir... ama aynı şampanya markasını içmek gibi bir huyları vardır. | Open Subtitles | قتلة جماعيين يأتون ,بأشكال مختلفة لكنهم يميلون لشرب ذات الصنف من الشمبانيا |
Çok büyük bir protesto vardı. Odadaki herbirimiz, bu prostestoda farklı şekillerde yer aldık. | TED | كان هناك احتجاج واسع النطاق. الكثير منا في هذه القاعة شارك في هذه المظاهرة بأشكال مختلفة. |
Ve belkide bu açıda çok fazla bilgi var,... ...Size onları farklı şekillerde sunmaktan mutlu olacağım. | TED | وربما، لنضع الأمور في نصابها: هناك الكثير من البيانات عن ذلك، سأكون سعيداً بإعطائكم إياها بأشكال مختلفة. |
Bu parçalar, farklı biçimlerde bir merdiven oluştururlar. | TED | هذه القطع، بأشكال مختلفة، تشكل جميع السلالم. |
Yoksa ilkel yaşam formları, bizim gibi zeki canlılarla birlikte mi mevcut sadece? | Open Subtitles | المخلوقات الذكيّة الوحيدة... في الكون تزخر بأشكال حياة أكثر بساطة؟ |
Tüm şekil ve boyutlarda, yüzlerce, ...muhtemelen binlerce farklı türleri vardı. | Open Subtitles | هنالك مئات ربما آلاف الأنواع المختلفة عن بعضها والتي تأتي بأشكال وأحجام مختلفة |
Artık şekil yapabiliyorlar. | Open Subtitles | يستطيعون أن يقومون بأشكال الآن |
Yani Delphine şekil değiştiren bir şeytan? | Open Subtitles | أذاً فدلفين شيطان بأشكال متعدده؟ |
Bunu değişik şekillerde görmüş olabilirsiniz,... ...ama en üstteki çizgi korunmuş bölgedir... ...kara üzerinde, dünya çapında,... ...ve yaklaşık yüzde 12. | TED | ربما قد رأيتم هذا بأشكال أخرى، و لكن أعلى المنحنى يُمثل كمية المناطق المحمية من الأراضي، عالمياً. وهي حوالي 12 بالمائة. |
Hemen hemen bütün medeniyetlerde farklı şekillerde bulabilirsiniz ama vampir hikayelerinde üç şey her zaman aynıdır: | Open Subtitles | تجدونها بأشكال مختلفة بمعظم الثقافات لكن هناك ثلاثة أشياء تجدونها في كل قصص مصاصي الدماء |
Tüm dişlerinin farklı şekillerde olması hoşuma gitti. | Open Subtitles | أنا معجب بأسنانك التي بأشكال مختلفة |
Ve biz de galerilerdeki materyal ile insanların daha farklı şekillerde etkileşime girmelerini çeşitli yollarla sağlıyoruz. Bu sayede normal bir müze gezintisinin yanında eğer isterseniz herhangi bir sanat eseriyle etkileşime geçip orijinal içeriğini ve nerden olduğunu görebiliyor, yada eserin kendisini farklı açılardan inceleyebiliyorsunuz. | TED | أذا ما نحن بصدد القيام به هو توفير مجموعة واسعة بأشكال مختلفة من أجل ضمها مع الأدوات الموجودة في الرواق، وبذلك يمكن أن تستمتع بهذه التجربة في هذا الرواق التقليدي، ولكن إن كنتم مهتمين بامكانكم أن تشركوا أي شخصٍ في عمله و النظر إلي السياق الأصلي أو ادخال بعض اللمسات عليه. |
Eğer iki amino asidi yerine geçirmez, ATXY değil de ATCG + XY derseniz, o zaman 20 tane yapı taşını 172'ye çıkarırsınız. Ve aniden elinizde değişik şekillerde yaşam formları oluşturmak için 172 tane amino asit yapı taşı olur. | TED | إذا كنت لا تستعيض حمضين أمينيين، إذا كنت لا تقول ATXY، إذا كنت تقول ATCG + XY، إذا أنت تنتقل من 20 لُبنة إلى 172، وفجأة يصبح لديك 172 لبنة من الحمض الأميني لبناء أشكال الحياة بأشكال مختلفة جدًا. |
Arcadia'da Edo dönemine ait bu gibi şeyleri gösterdiler. mutluluğu farklı biçimlerde yazmanın yüzlerce yolu. | TED | تحت قسم "أركاديا" عرضوا أشياء مثل هذه، من عهد الإيدو.. مئة طريقة لكتابة "سعادة" بأشكال متعددة |
İlk önce, daha sonra büyüyecek olan mikroskobik canlılarla. | Open Subtitles | بأشكال مجهرية كبرت فيما بعد، |