Laboratuar onarılmadan hiçbir yere gidemeyiz. Yeni dostlarımızı karşılamaya hazırlanalım. | Open Subtitles | . لنُرتب التحية للإلتقاء بأصدقائنا الجدد |
Şöyle bir sorunumuz var: dostlarımızı nasıl rahat ettireceğiz? | Open Subtitles | المشكلة الآن هي كيف نعتني بأصدقائنا. |
Ama, belki arkadaşlarımızı arayabiliriz ve neler döndüğünü bilmelerini sağlarız. | Open Subtitles | ولكن ربما يمكن الاتصال بأصدقائنا وجعلهم يعرفون ما يجري. |
Telefonu yalnızca arkadaşlarımızı aramak için kullanmalıyız, dediğin gibi. | Open Subtitles | يتعين علينا أن نستخدم الهاتف للاتصال بأصدقائنا, مثلما قلت. |
Yeni gey dostlarımız için alkış alayım beyler bayanlar. | Open Subtitles | فلنرحب بأصدقائنا الشواذِ الجدد، أيها السيداتُ و السادة. |
Bunun, buradaki siyah takım elbiseli dostlarımızla ne alakası var? | Open Subtitles | ما علاقة ذلك بأصدقائنا هنا ذوو البزات السوداء؟ |
Tanrıdan arkadaşlarımıza iyi bakmasını dileyelim. | Open Subtitles | يا ألهى دعونا فقط نطلب من الله أن يعتنى بأصدقائنا |
Bizim dosttan yana senin kadar şansımız yok. | Open Subtitles | إننا لسنا محظوظين بأصدقائنا مثلك |
Arkadaşlarımızla bir parti yapsak eğlenceli olurdu. | Open Subtitles | أنه من الممتع أن نحظى بأصدقائنا في حفلة |
Dünyadan gelen en yeni dostlarımızı onurlandırıyoruz, onların Bilgeliği, Cömertliği ve Nezaketi... | Open Subtitles | الليلة، نتشرف بأصدقائنا الجدد من الأرض، |
Fox Haber'deki dostlarımızı aramanı istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تتصل بأصدقائنا في(فوكس نيوز) |
Hapisteki arkadaşlarımızı ara. Kardeşi çıkartsınlar. | Open Subtitles | اتصل بأصدقائنا بالسجن ، واطلب منهم أن يقوموا بإخراج أخيه من السجن |
Bebek gibi davranıyorum çünkü arkadaşlarımızı arayıp iptal edecek olan benim. | Open Subtitles | -أتصرف كالطفل ، لأنني من عليه الاتصال بأصدقائنا والإلغاء ثانية |
Neyazıktır ki dostlarımız konusunda sizler kadar şanslı değiliz. | Open Subtitles | إننا لسنا محظوظين بأصدقائنا مثلك |
Yeni dostlarımız, domuzları selamlayın. | Open Subtitles | أهلا بأصدقائنا الجداد الخنازير |
Yeni dostlarımız, domuzları selamlayın. | Open Subtitles | مرحباً بأصدقائنا الجدد ، الخنازير |
Yeraltındaki dostlarımızla bir bağlantısı var mı diye merak ediyorum. | Open Subtitles | ممّا يجعلني أتساءل لو كان للأمر علاقة بأصدقائنا المُتوارين عن الأنظار. |
Onları görünce oradaki dostlarımızla temasa geçtim. | Open Subtitles | ما إن رأينا ذلك، اتصلت بأصدقائنا داخل البلاد |
Merak etmeyin, arkadaşlarımıza yetişince aracınızı geri getiririz. | Open Subtitles | لا تقلق، سنعيدها مجدداً بعدما نلتقي بأصدقائنا |
Lincoln'e bunu yapıyorlarsa kim bilir arkadaşlarımıza ne yaparlar. | Open Subtitles | لو كان بوسعهم فعل هذا بـ(لينكولن), فما الذي يفعلونه بأصدقائنا ؟ |
Bizim dosttan yana senin kadar şansımız yok. | Open Subtitles | إننا لسنا محظوظين بأصدقائنا مثلك |
Bu konuyla ilgili Nexus'daki Arkadaşlarımızla görüştüm. | Open Subtitles | حسنًا، لقد إتصلت بأصدقائنا بـ(نيكسوس) بشأن ذلك |