Bir sırrın olduğunu bildiğimi biliyorsun. | Open Subtitles | إنكِ تعلمين بأنني أعرف أنكِ تُخبّئين سراً |
Bunun ne olduğunu bildiğimi sanıyordum... ama bu orjinali değil. | Open Subtitles | اعتقدت بأنني أعرف ما كانت هذه... ولكن هذه ليست الأصلية |
Ama saygı icabı, neler olduğunu bildiğimi bilmeni istiyorum. | Open Subtitles | لكنني أريدك أن تعرف بأنني أعرف ما يجري .. مع فائق الاحترام |
Ona ne olduğunu ve, nereye gittiğini biliyorum. | Open Subtitles | بأنني أعرف ماحدث لها . ، حيث ماتت. |
SAnırım nereye gittiğini biliyorum. | Open Subtitles | نعم ، أعتقد بأنني أعرف أين تكون |
Nerede olduğunu bildiğimi söyleyerek onlara yalan söylemek istemedim. | Open Subtitles | لم أكن أريد أن أكذب و أخبرهم بأنني أعرف مكانه |
Paranın kimde olduğunu bildiğimi ve baskı yaptığımızı söyle ona. | Open Subtitles | وقال انه لا يعرف كيف انتهى أمرهُ بتوظيفك. قل له بأنني أعرف من يفعل هذا وأننا نضغط عليه. |
Elime para geçer geçmez borcumu ödeyeceğim ama senin olduğunu bildiğimi söyleyip teşekkür etmek istedim. | Open Subtitles | سأقوم بالدفع لك حالما أستطيع لكن أردت فقط ان اخبرك بأنني أعرف انه كان انت و أنا أشكرك |
Nerede olduğunu bildiğimi sanıyorum. | Open Subtitles | أعتقد بأنني أعرف أين يكون |
Yani, onun nereye gittiğini biliyorum. | Open Subtitles | إذا، هذا يعني بأنني أعرف أيَن هو. |