"بأنّك قَدْ" - Translation from Arabic to Turkish

• diye

Kahve istersiniz diye düşündüm.
إعتقدَ بأنّك قَدْ تَحْبُّين بَعْض القهوةِ.

Biraz yardım gerekir diye düşündüm!
إعتقدتُ بأنّك قَدْ تَحتاجُ إلى بَعْض المساعدةِ.

Bu akşam Phyllis'le yiyeceğiniz yemek için tatlı gerekir diye düşündüm.
أنا كُنْتُ خارج تَسَوُّق بعض الحاجيات وأنا إعتقدتُ بأنّك قَدْ تَحتاجُ البعضَ الحلوى لعشائِكِ مَع فيليس.

Islak ayakkabılarını ve çoraplarını çıkarmak istersin diye düşündüm.
إعتقدتُ بأنّك قَدْ تُريدُ الخُرُوج تلك الأحذيةِ والجواربِ الرطبةِ.

Kuru giysilere ihtiyacın vardır diye düşündüm.
فقط إعتقدتَ بأنّك قَدْ تُريديُ بَعْض الملابسِ الجافّةِ

- Ne istiyorsun? - Ortak bir hüznü paylaştığımızı bilmek istersin diye düşündüm.
إعتقدتُ بأنّك قَدْ تُريدُ المعْرِفة عِنْدَنا بَعْض الحزنِ مشتركِ.

Bize yardım etmek isterdiniz diye düşündük, çünkü, Frank öldüğünüzü düşünüyor.
إعتقدنَا بأنّك قَدْ wanna يُساعدُنا لأن، تَرى، فرانك يَعتقدُ بأنّك ميت.

Efendim, son durumu vermek için burada olmamı istersiniz diye düşündüm.
سيدتي ،إعتقدتُ بأنّك قَدْ تُريدُني في المكتب،أعطىَ الظروفَ.

18. yüzyıldan kalma İngiliz gümüşüymüş sen tasdik edebilirsin diye düşündüm.
وقال انه من القرن ال18 فضة برتطانية، لذا إعتقدتُ بأنّك قَدْ تكونُ قادر على تَحقيق منه

Merhaba Roz. Gitmeden önce bir şey yeriz diye düşündüm.
إعتقدتُ بأنّك قَدْ تُريدُ المَسْك a عضة للأَكْل قبل معرضِ الكلبَ.

Paylaştığınız güzel anları anmak istersiniz diye düşündüm.
- ماذا تَعْني؟ إعتقدتُ بأنّك قَدْ تَتمتّعُ بالتَذْكير حول كُلّ الأوقات الطيبة إشتركتَ فيه.

Susamışsındır diye düşündüm.
إعتقدتُ بأنّك قَدْ تَكُونُ عطشانَ.

Arkadaşa ihtiyacın olur diye düşündüm.
إعتقدت بأنّك قَدْ تَحتاج إلى صديق