Onu takip ediyorsun. Onun kocasının hayatta olduğunu düşünmesini sağlamaya çalışıyorsun. | Open Subtitles | تتجس عليها محاولاً جعلها تعتقد بأن زوجها مازال على قيد الحياة |
Çiftlikten çıkıp, karısıyla konuşup kocasının iyi olacağını söyleyen de bendim. | Open Subtitles | وانا من ذهب الى المزرعه وتكلم الى زوجته ووعدتها بأن زوجها |
Bir kadın kocasının geç saatlere kadar çalıştığını ama eve gelmediğini söyledi. | Open Subtitles | إمرأة جائت ، وقالت بأن زوجها كان يعمل بالليل ولم يأتي للمنزل |
Madam Grandfort'a kocasının buna razı olmayacağını söylediniz mi? | Open Subtitles | هل حذرت مدام جرانفورت بأن زوجها ربما لن يوافق على ذلك ؟ |
Bayan Hoffman, öldürülmeden önce her hafta buraya gelip... kocasının kendisini öldüreceğini söylüyordu ve ben ona inanıyordum. | Open Subtitles | قبل أن تقتل جاءت إلى هنا أسبوعاً تلو الآخر تخبرنا بأن زوجها سوف يقتلها، وصدّقتها |
Ben bir şey yapmadım. Beni tehdit eden Laurie'ydi? Onu rahat bırakmazsam kocasının beni öldüreceğini söyledi. | Open Subtitles | لم أعمل أي شـيء لوري من كانت تهددني بأن زوجها سـيقتلني ان لم اتركها وشـأنها |
Ama kocasının yetişebileceğini sanmıyor. | Open Subtitles | ولكنها لا تعتقد بأن زوجها .سيصل بالوقت المناسب. |
Neden ona kocasının kutuya konulduğunda ölmemiş olduğunu söyledin? | Open Subtitles | لماذا أخبرتها بأن زوجها كان حيا حين تم حبسه في الصندوق ؟ |
O, kocasının bir katil olduğunu bilmiyor. ülkesine ihanet ettiğini de. | Open Subtitles | فلم يكن لديها أدنى فكرةٍ بأن زوجها قاتل خائنٌ لبلاده |
Karısını arayıp kocasının canlı canlı gömüldüğünü söylemek zorunda kaldım. | Open Subtitles | كان علي القيام بالإتصال بزوجته و اعلامها بأن زوجها دفن حياً |
Karısını arayıp kocasının canlı canlı gömüldüğünü söylemek zorunda kaldım. | Open Subtitles | كان علي القيام بالاتصال بزوجته و إعلامها بأن زوجها دفن حياً |
Hastana kocasının iyileşeceğini söyleyebilirsin. | Open Subtitles | بإمكانك أخبار مريضتك بأن زوجها سيكون بخير |
- Görünüşe göre, kocasının onu tutuklamaya geldiğini uyuşturucu satıcısına haber vermiş. | Open Subtitles | لقد قامت بتحذير تاجر المواد الممنوعة بأن زوجها سيلقي القبض عليه |
kocasının, barı işletmek için fonu kullandığını öğrenirse... | Open Subtitles | ، إذا علمت بأن زوجها إستخدم المال لتشغيل الحانة |
Sence en iyi arkadaşına kocasının onu aldattığından bahsetmeli mi? | Open Subtitles | هل تخبر صديقتها المفضلـة بأن زوجها يخونهـا |
Sen, kocasının gizli serviste çalıştığını öğrenen ilk ve tek eşsin. | Open Subtitles | أنتِ أول زوجة والوحيدة التي تعرف بأن زوجها مُخْبِر سرٍيٍ |
kocasının bebeği görmek istediğini yazmış. Her ikisi de istiyormuş. | Open Subtitles | تقول بأن زوجها يريد رؤية الطفل كلاهما يريد |
Olive, kocasının, kısa şortlar giyen tatlı bayan doktora geçiş yaptığından haberi yokmuş. | Open Subtitles | اوليف لم يسَبَقَ انها سمعت بأن زوجها حول سجلاته الطبية إلى الطبيبةِ الجميلةِ في البناطيل القصيرة |
kocasının hayatta olduğunu ve cinayet suçunu üzerine attığını biliyor. | Open Subtitles | لقد كانت تعلم بأن زوجها على قيد الحياة وأنه أوقع بها بتهمة قتله |
Beleşçi eski kocasının garaj yoluna karavanını park etmek ve tuvaletine sıçmak istediğini mi söyleyeyim? | Open Subtitles | بأن زوجها السابق المغلوب على أمره يريد أن ، يوقف شاحنته على الممّر وأن يضع مؤخرته في حمامها ؟ |