"بأن علينا" - Translation from Arabic to Turkish

    • etmeliyiz
        
    • zorunda olduğumuzu
        
    • gitmemiz gerektiğini
        
    • yapmamız
        
    - Kolombiyalılara yardım etmeliyiz, kartellerin faaliyetlerini engelleme çabalarından dolayı. Open Subtitles أوافق بأن علينا مساعدة الكولومبيين في حربهم للقضاء على نشاطات كارتيلات الممنوعات ، لكن أفكاري مشوشة هنا
    Bence doğru kişiyi yakaladığımızdan emin olana dek incelemeye devam etmeliyiz. Open Subtitles إنني أعتقد فقط بأن علينا متابعة التحقق من هذا حتى نتأكد من أننا حصلنا على الشخص الصحيح
    Bence bunda aynı fikirde olmadığımızı kabul etmeliyiz. Open Subtitles أظن بأن علينا أن نتفق على إختلافنا في هذا الأمر
    İstemediğimiz zaman bile yemek zorunda olduğumuzu söylüyorsunuz. Open Subtitles حتى عندما لا نرغب في الاكل تخبروننا بأن علينا القيام بذلك
    Albüm almak için alternatif günler belirlemek zorunda olduğumuzu söyleme. Open Subtitles لا تخبرني بأن علينا أن نكتشف أغاني بديلة للأيام.
    gitmemiz gerektiğini biliyorum ama, ikinize de söylemek istediğim bir şey var. Open Subtitles أنا أَعْرفُ بأن علينا الذهاب لاكن هنالك شئ أريد أن أخبركما به
    Hastahaneye gitmemiz gerektiğini düşündüm ama Mary sadece konuşmak istedi. Open Subtitles لقد قلت بأن علينا الذهاب للمستشفى لكنها أرادت التحدّث وحسب
    Çoğu kadının yaptığı diğer şey ise her şeyi yapmamız gerektiğini düşünmemiz. TED شيء آخر أن عديدًا من النساء نفكر بأن علينا فعل كل شيء.
    Bilhassa, eğer Amerika'daki medeniyet projesine devam edeceksek daha iyisini yapmamız gerektiği konusunda sizi ikna etmek istiyorum. TED وغالباً، أريد أقناعكم بأن علينا أن نفعل ما هو أفضل إذا أردنا مواصلة المشروع الحضاري في أمريكا.
    Korkarim itiraf etmeliyiz, ne istedigini biliyormus. Open Subtitles أخشى بأن علينا الاعتراف بأنها تعرف ماتريد
    Penny'i uyandırabilirsen mümkün olduğunca hızlı bir şekilde binayı terk etmeliyiz diye düşünüyorum. Open Subtitles اذا كان بأمكانك ان توقض بيني انا اعتقد بأن علينا مغادرة المبنى بأقرب وقت ممكن
    Bence bu konuşmaya benim ofisimde devam etmeliyiz. Open Subtitles أعتقدُ بأن علينا إكمالُ هذه المحادثة بمكتبي.
    Olay Hapisteki Kadınlar filmine dönüşmeden evvel, sanırım devam etmeliyiz. Open Subtitles "حسناً ، قبل أن يتحول هذا الى فيلم "نساء في الزنزانة أظن بأن علينا المتابعة
    Fakat babam hayatta kalmak zorunda olduğumuzu söylüyor. Open Subtitles لكن يقول أبي بأن علينا النجاة..
    Sabah erken kalkmak zorunda olduğumuzu bilmiyormu? Open Subtitles - ألا يعلم بأن علينا أن نستيقظ مبكراً ؟
    Bir danışmana gitmemiz gerektiğini düşünüyorum. Open Subtitles أنا... أنا... هاري, أظن بأن علينا أن نذهب للإستشارة
    - Buradan gitmemiz gerektiğini hissediyorum. Open Subtitles يخامرني شعور ما بأن علينا الخروج من هنا!
    Bence yapmamız gereken bırakalım polis olaya el atsın şüphelenmemiz için bir sebep olup olmadığına onlar karar versin. Open Subtitles اعتقد بأن علينا ندع الشرطه تتولى هذا كله دعهم يقررون ما إذا كان هناك سبب للشك أم لا
    Neye benzeyeceği hakkında bir fikrim olduğundan değil, ancak yeni çalışanlar kategorisinde bir şeyler yapmamız gerektiği, davranış değişimiyle ilgili bir şeyler yapmamız gerektiği ve toplum eğitiminde bir şeyler yapmamız gerektiği ile ilgili bir hisse sahiptim. TED ليس كما لو كان لدي أي فكرة كيف كانت ستبدو، ولكن كان هناك إحساس بأن علينا أن نفعل شيء مع فئات جديدة من العمال وشيء مربوط بتغيير السلوك وشيء ايضاً مرتبط بالتعليم العام.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more