| - Rahat ol. Bizim bir gizlilik vazifemiz var. Senin de seni her an öldürebilecek tanısı konmamış bir kalp problemin var. | Open Subtitles | لدينا تكليف بالكتمان وأنتِ لديكِ علّة بالقلب لم تُشخص قد تقتلكِ بأيّة لحظة |
| her an dönebilir şimdi, kısaca olay şu: | Open Subtitles | اسمعوا، ستعود بأيّة لحظة الآن لذا إليكم الأمر: |
| Doktorlar her an ölebileceğimi söylüyor ama yıllardır aynı şeyi söylüyorlar. | Open Subtitles | الأطبّاء يقولون بأنّني قد أرحل بأيّة لحظة لكنّهم قالوا ذلك لعدّة سنوات |
| Bir şey onu dizginliyor ama her an dönüşebilirsin. | Open Subtitles | ثمّة شيء يعوّقها، لكنّك قد تتحوّل بأيّة لحظة. |
| Sadece her an burada kimin olduğunu bilmek istiyorum. | Open Subtitles | إنّي ببساطة أودّ معرفة من يوجد بالمنزل بأيّة لحظة. |
| Cihaz her an patlamak üzere! | Open Subtitles | الجهاز على وشك العمل بأيّة لحظة. |
| Cihaz her an patlamak üzere! | Open Subtitles | الجهاز على وشك العمل بأيّة لحظة. |
| Sürü her an gelebilir. | Open Subtitles | القطيع سيدخل إلينا بأيّة لحظة. |
| her an ölebileceğini bilmek. | Open Subtitles | علمك بأن حياتك قد تُزهق بأيّة لحظة. |
| her an biz çıkabiliriz. | Open Subtitles | سيأتي دورنا بأيّة لحظة |
| CNN'in verdiği bilgiye göre, George Zimmerman davasında kararın her an çıkması bekleniyor. | Open Subtitles | لقد تلقت الـ''سي إن إن'' نبأً للتو بأنّ الحكم بشأن (جورج زميرمان) سيصدر بأيّة لحظة |
| her an gelebilirler. | Open Subtitles | سيصلون بأيّة لحظة. |
| Evet ama cips büyüklüğünde olduğu için bir yerde tutsak edilmiş ve her an ölebilecek olması bir bakıma heyecanımı dindirdi de. | Open Subtitles | أجل، لكن واقع أن (راي) أسير وعرضة للقتل بأيّة لحظة لكونه بحجم قطعة نقانق، أثبط حماستي نوعًا ما. |
| Kral James her an burada olabilir. | Open Subtitles | الملك (جايمس) على وصولٍ بأيّة لحظة. |
| her an buraya gelebilirler. | Open Subtitles | -قد يصلوا بأيّة لحظة . |
| - Adrian her an burada olabilir. | Open Subtitles | (أدريان) سيصل بأيّة لحظة. |
| - Önemi yok. her an ölebilirsin. | Open Subtitles | -لا يهم، ستموتان بأيّة لحظة . |