Şimdi en eski vatandaşlarımızdan birinin kızıyla başlıyorum... | Open Subtitles | بيديها الصغيرتين البراقتين والان سوف ابدأ هذا العرض بإبنة سيدنا الاول |
David, Patrick Tyson'ın kızıyla çıkıyor. | Open Subtitles | ديفيد تعلق بإبنة باتريك تايسون |
Ben daha çok Dr. Marsh'ın kızıyla ilgileniyorum. | Open Subtitles | " أنا في الواقع مهتم أكثر بإبنة الطبيبة " مارش |
Açıkça: Gönlümü kaptırdım Zengin Capulet'in güzel kızına. | Open Subtitles | لتعرف إذن أن قلبي متيم بإبنة كابيولت |
Müdürümün kızına mı vuruldun? | Open Subtitles | هل أنت معجب بإبنة رئيسي؟ |
Yani Dunluce'deki turnuvada Donnchadh'ın kızını kazanmaya geldiğinde... ben olduğumu fark edemedi. | Open Subtitles | لذلك عندما جاء الى المسابقة فى الدونلوك ليفوز بإبنة دونيكاند لم يعرف أنها أنا |
ve Sir Robert De Lesseps'in kızıyla evlenemem. | Open Subtitles | ولا أستطيع الزواج بإبنة السيد (روبرت دي ليسيبس) |
Ben Vanderwaal'ın kızıyla ilişkisi kayda geçmedi. | Open Subtitles | علاقة (بين فاندروال) بإبنة زوجته لم تكن كذلك |
Kâşifin kızıyla karşılaştım ama beni doldurmaya kalkışınca Bayan Bird onu çatıdan aşağı attı. | Open Subtitles | حتى أنني التقيت بإبنة المستكشف لكنها ارادت أن تحشوني، لذا رمتها السيدة (بيرد) من السطح |
Kara Kale'de Stannis Baratheon'un kızıyla tanışmıştım. | Open Subtitles | (لقد التقيت بإبنة (ستانيس باراثيون (في (كاسل بلاك. |
Şimdi de P.T. Barnum Jumbo'nun güzeller güzeli kızına merhaba diyelim! | Open Subtitles | والآن، رحبوا بإبنة (بارنوم جامبو) |
Yani Dunluce'deki turnuvada Donnchadh'ın kızını kazanmaya geldiğinde... ben olduğumu fark edemedi. | Open Subtitles | لذلك عندما جاء الى المسابقة فى الدونلوك ليفوز بإبنة دونيكاند لم يعرف أنها أنا |