- Karım, sarı takım elbise giyen bir... adamın Winifred'in kaybolmasıyla ilgisi olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | زوجتى تؤكد ان هذا الرجل يرتدى حلة صفراء له علاقة بإختفاء وينفريد |
Müvekkilimin Bay Kaylor'un kaybolmasıyla hiçbir alakası yoktur. | Open Subtitles | زبوني ما كان عنده شيء يمكن عمله بإختفاء السّيد كايلور. |
Eğer Toby'nin bu kızın kaybolmasıyla bir alakası varsa kurban tercihini değiştiriyor demektir. | Open Subtitles | و اسمها هولي ريجيو ان كان لدى توبي أي علاقة بإختفاء الفتاة |
Beşi de o gün okuldaymış ve savcıya göre hiçbiri Andy'nin kaybolmasında bilgi sahibi değilmiş. | Open Subtitles | الخمسة كلهم بالمدرسة اليوم و وفقا للشرطة,لا يعرف أي منهم بإختفاء آندي |
Dylan Atlılar'ın ortadan kayboluşuyla zerre kadar ilgim yok. | Open Subtitles | ليس لدي علاقة بإختفاء الفرسان الاربعة |
Eğer bunun Bloom'un karısı Alicia nın kaybolması hakkındaki koleksiyonum olduğunu düşünürsen | Open Subtitles | هل هذا ما أظنه ؟ إن كنت تظنين بأنها تشكيلتي الشخصية من المواد المتعلقة بإختفاء |
Bu komşular Kim Hye Jin'in kaybolmasına aldırış etmeyen aynı insanlar. | Open Subtitles | بينما أولئك الجيران هم نفس الأشخاص الذين لم يبالوا بإختفاء كيم هي جين |
Her nasılsa bu dizinin Alma'nın kocasının ve arkadaşının kardeşinin kaybolmasıyla bir ilgisi var. | Open Subtitles | حسناً بطريقة ما هذا البرنامج يتعلّق بإختفاء زوج ألما وكذلك شقيق صديقك |
Anlamıyorum, Daniel'in kaybolmasıyla bunun ne ilgisi var. | Open Subtitles | لا أفهم ما علاقتها بإختفاء دانيال |
Sizler onun Chuck'ın kaybolmasıyla bir ilgisi olduğunu mu düşünüyorsunuz? | Open Subtitles | هل تعتقدون أن هذا له علاقة بإختفاء "تشاك" ؟ |
Kelli Marino'nun ortadan kaybolmasıyla bağlantılı olduğunu düşünüyoruz. | Open Subtitles | " نحن نعتقد أنه على علاقة بإختفاء " كيلي مارينو |
Eşinizin ortadan kaybolmasıyla bir bağlantınız var mı acaba Bay Butler? | Open Subtitles | هل لك أيّ علاقة بإختفاء زوجتك، سيّد (بتلر)؟ |
Gemma Butler'ın ortadan kaybolmasıyla ilgili çok önemli bilgileriniz olduğuna inanıyoruz. | Open Subtitles | نعتقد أنّ لديكِ معلومات مُهمّة فيما يتعلق بإختفاء (جيما بتلر). |
Bayan Butler'ın ortadan kaybolmasıyla ilişkili olabilecek bir şüpheli tespit ettik. | Open Subtitles | لقد حدّدنا المشتبه به في ما يتعلق بإختفاء السيّدة (بتلر). |
Bence Mösyö Davenheim'ın ortadan kaybolmasında görünenden daha fazlası var. | Open Subtitles | أعتقد يا "هستنغز" أنه هناك الكثير فيما يتعلق بإختفاء السيد "دايفينهايم" أكثر مما يبدو عليه الحال أول مرة |
Gemma'nın ortadan kaybolmasında Bridget'le ilgili bir kanıt bulduk. | Open Subtitles | -لدينا أدلة تربط (بريدجيت) بإختفاء (جيما ). |
Çocuğun kaybolmasında onların parmağı vardı. | Open Subtitles | التظاهر بإختفاء الطفل |
Sutton'ın kayboluşuyla ilgili seni suçlamamalıydım. | Open Subtitles | ما كان حريٌّ بي أن أتهمكِ أن لكِ علاقة بإختفاء (سوتن) |
Harrison Wells'in, Simon Stagg'in ortadan kayboluşuyla ilgili olduğunu düşünüyorsun ama yanılıyorsun. | Open Subtitles | أعرف أنك تظن بأن (هاريسون ويلز) له علاقة بإختفاء (سايمون ستاغ) ولكنك مُخطئ. |
Eşimin kaybolması olayında şüpheli miyim? | Open Subtitles | هل أنا مُشتبه بإختفاء زوجتي؟ |
Bayan Lahari'nin kaybolması soruşturmasında işe yarayacak bilgiler. | Open Subtitles | المعلومات التي حصلت عليها، أثناء التحقيق بإختفاء السيدة (لاهاري)، |
Dedektif Robert Bunch'ın kaybolmasına ilişkin kanıt bulmak adına mülkü arama iznimiz var. | Open Subtitles | لدينا مذكرة لتفتيش المكان بحثاً عن أدلّة تتعلق بإختفاء (المحقق (روبرت بانش |