"بإخلاص" - Translation from Arabic to Turkish

    • sadakatle
        
    • Saygılarımla
        
    • sadık
        
    • içtenlikle
        
    • içten
        
    • bağlılıkla
        
    • hizmet
        
    • dürüstçe
        
    • tüm kalbimle
        
    • yemin
        
    • inançla
        
    • sadakat
        
    • yürekten
        
    Çok güvenilir bir insan ve sizi sonuna kadar sadakatle savunacaktır Open Subtitles إنه أكثر شخص جدير بالثقة ، وسيستأنف الدفاع عنك بإخلاص واهتمام
    Amerikan rüyasının mihrabında sadakatle diz çökmüştüm ve tüm zamanımda tanrılara dua ediyordum, başarı, para, ve güce. TED لقد ركعت بإخلاص أمام مذبح الحلم الأمريكي، مبتهلًا إلى آلهة زماني بالنجاح، والمال، والسلطة.
    "Saygılarımla, Everett Lufkin, Sigorta Ödentileri Başkan Yardımcısı." Open Subtitles بإخلاص: إفريت لوفكين مساعد رئيس قسم المطالبات"
    Sevgili amcam, Kral'ın ölümünün yasını hala tutuyorum ama sizlerin bana ona karşı olduğunuz kadar sadık hizmet edeceğinizi biliyorum. Open Subtitles أندبُ بصدق موت عمّي العزيز، الملك ولكني أعرف أنه يمكنني الاعتماد عليكم لخدمتي بإخلاص كما خدمتموه
    Annen öldüğünde, ona seninle ilgileneceğime içtenlikle söz verdim. Open Subtitles عندما توفت أمك العزيزة وعدتها بإخلاص أنني سأعتني بك
    Eğer eline fırsat geçerse, mutluluk ve _BAR_umudu bulmaları için yoksul bile olsa içten insanlara _BAR_yardım ediyorsun. Open Subtitles إذا واتتك الفرصة ساعدتَ بإخلاص حتى الفقير ليجد السعادة واﻷمل
    Hiçbir tereddüt ya da kaytarma amacı olmadan bu zorunluluğu özgürce alıyorum ve gireceğim bölümün görevlerini tam olarak bağlılıkla yerine getireceğim. Open Subtitles وأعتهد بذلك بحريّة، دون أي تحفّظ أو خوف، وسوف أؤدي دوري بإخلاص
    Tüm yurttaşları sadakatle babam Grandük Charles'ın yönetimini benimsemeye çağırıyorum. Open Subtitles وبموجب هذا أناشد جميع المواطنين بالمملكة بالإتحاد بإخلاص و من أعماق قلوبنا تحت وصاية والدي الدوق الأكبر تشارلز
    İkinci Dünya Savaşı'nda ülkeme sadakatle hizmet ettim ve ülkemin savunmasında gösterdiğim başarıdan dolayı madalya aldım. Open Subtitles أنني خدمت بلدي بإخلاص و شرف في الحرب العالمية الثانية و تم تكريمي بصليب القوات البحرية لما قدمته للدفاع عن هذا الوطن
    Ülkeme sadakatle hizmet etmek yeterli ödüldür, Ekselansları. Open Subtitles خِدْمَة بلادي بإخلاص جائزةُ بما فيه الكفاية،يا سيدى.
    Sisli bir anıya sadakatle sarılıp bir hayali bağrına basar ama benimki gibi bir aşkı anlayıp karşılık veremez. Open Subtitles يمكن أن يتعلّق بإخلاص إلى ذاكرة غائمة و يحفظ حلمًا، لكن لا يمكنه أن يتعرف على أو يبادل حباً كحبي
    Görevini sadakatle yerine getirdin ve şundan emin olabilirsin ki gün geldiğinde hakkın olanı fazlasıyla alacaksın. Open Subtitles خدمت طلبنا بإخلاص وانا اريد التأكيد ذلك بانك ستستلم جائزتك الشرعيه عندما يأتي اليوم
    Saygılarımla, Everett Lufkin, Sigorta Ödentileri Başkan Yardımcısı. Open Subtitles "بإخلاص; إيفريت لافكين" "مساعد رئيس قسم المطالبات"
    Saygılarımla, Everett Lufkin, Sigorta Ödentileri Başkan Yardımcısı. Open Subtitles بإخلاص/أيفريت لافكين مساعد رئيس قسم المطالبات"
    Marshal ağabeyime ve babama sadık bir şekilde hizmet ettin. Open Subtitles ، "مارشال" أنتَ خدمتَ أخي بإخلاص . وأبي من قبله
    Ama ben içtenlikle onu sevmeye çalıştığımı anladım. Open Subtitles ولكن فى النهاية ، لقد فهمتُ سأحاول أن أحبها بإخلاص.
    Sevgili dostum, son seçim sonuçlarının sana vermiş olması gereken büyük mutluluk üzerine seni içten kutlarım. Open Subtitles صديقي العزيز أهنئك بإخلاص على التفوق في الأنتخابات الأخيرة الفخر لك على كل ما تحملته
    Hanene ve kralına uzun yıllar boyunca bağlılıkla hizmet ettin. Open Subtitles لقد خدمت منزلك وملكك بإخلاص لسنوات عديدة
    Sorun ne? Kimse dürüstçe çalışarak dürüst bir ödeme almak istemiyor mu? Open Subtitles لا أحد يريد أن يعمل ليومه بإخلاص ليحصل على حلال يومه بصدق!
    Ticaret politikanızı tüm kalbimle destekliyorum, Sayın Başkan ama asla mükemmel bir sistemimiz olmayacak. Open Subtitles أدعم سياساتكَ التجاريةَ بإخلاص ، سيدتى الرئيسة لكن لن نملك أبداً نظاماً مثالياً
    Rudy Baylor, Birleşik Devletler ve Tennessee Eyaleti'ndeki anayasa ve kanunlara destek olacağınıza mesleğinizi, en iyi maharet ve yeteneklerinizle, dürüst ve şerefli bir biçimde, icra edeceğinize ve böylece Tanrı'ya hizmet edeceğinize yemin ediyor musunuz? Open Subtitles رودي باليور , هل تقسم بإخلاص انك ستنفذالدستور و القوانين لولاية تينيسي
    Efendim Baal'a inançla hizmet ediyorum, ve o yüzden söylediğim her şeyi kesin şüpheyle dinleyin. Open Subtitles أخدم سيدي بإخلاص, بال وبسبب ما سمعت مهما أقول هو شك مؤكد
    Ki birbirimizi böylesine... sadakat ve saygıyla sevmemiz, onun arzusudur. Open Subtitles وبالتأكيد تلك أمنيته بأن يحب بعضنا الآخر بإخلاص وبشرف
    Sen yürekten sevilmeyi gerçekten hak ediyorsun. Open Subtitles أنت تستحق أن تكون محبوب بإخلاص

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more