"بإمكانه فعل" - Translation from Arabic to Turkish

• yapamazdı
• yapabilir ki
• yapabileceğini
• yapmış olabilir
• yer yapabilirdi
• Bunu yapabilecek

Herkes senin yaptığını yapamazdı.
لكن ليس الجميع بإمكانه فعل ما فعلته

Daha iyisini kimse yapamazdı.
لا أحد كان بإمكانه فعل أفضل من هذا

- Böyle bir şeyi kim yapabilir ki?
من بإمكانه فعل ذلك ؟ من ذلك الفتى ؟

Demek istediğim... Bunu kim yapabilir ki?
أعني، من بإمكانه فعل ذلك ؟

Johnny insanlara istediğini yapabileceğini sanıyor.
ما يزعجني حقا اعتقاده أن بإمكانه فعل ما يحلو له بالآخرين

İnsanlar şu soruyu sorsun istersin: "Bunu kendi karısına yapmış olabilir mi?"
وتريد من الناس أن تتسائل "هل بإمكانه فعل ذلك لزوجته؟"

Büyücü kimseye fark ettirmeden bir yer yapabilirdi.
ولكن الساحر بإمكانه فعل ذلك بدون علم أحد.

Herkese saygı duyardı. Bunu yapabilecek birini düşünemiyorum.
ولقد عاملت الجميع بإحترام، لا أستطيع أن أتخيّل من بإمكانه فعل ذلك

Bunları yapamazdı.
ليس بإمكانه فعل ذلك

Normal hiç kimse bunu yapamazdı.
لا شخص طبيعي بإمكانه فعل ذلك

Böyle bir şeyi kim yapabilir ki?
من بإمكانه فعل مثل هذا الشيء؟

Herkes yapabilir ki bunu!
أي أحد بإمكانه فعل هذا!

Herkes yapabilir ki bunu!
اي واحد بإمكانه فعل هذا!

Baban içerideyken, onu memnun edecek şeyleri yapabileceğini düşünüyor.
منذ أن قُبض على والدك وهو يعتقد بأن بإمكانه فعل ما يشاء. وذلك ليس بأمر جيد، تلك الأموال لنا.

Bunu yapabileceğini düşünmüyorum. Teşkilata, bana...
كلاّ، لا أرَ كيف بإمكانه فعل ذلك.

Aynını bizim için de yapabileceğini düşündüm.
تصوّرتُ أن بإمكانه فعل الشيء ذاته لنا

O yapmış olabilir.
كان بإمكانه فعل ذلك.

Kim yapmış olabilir?
من بإمكانه فعل ذلك بنا؟

Bunu o yapmış olabilir mi sence?
أتظنين أن بإمكانه فعل هذا؟

Bunu yapabilecek adamı bulmakta ona bol şanslar o zaman.
بالتوفيق في إيجاد الرجل الذي بإمكانه فعل ذلك.