Ama sen şimdi hemen bana değer verilmemiş çirkin adamın başarılarını anlatacaksın. | Open Subtitles | ولكنك ستخبرني الآن بإنجازات الرجال القبيحون الذين سبق وأن تم التقليل من شأنهم |
Babamın başarılarını ne kadar beğendiğinden söz ediyorsun hep. | Open Subtitles | لطالما قلت أنك معجب بإنجازات أبي |
Beyazların başarılarını anlatan şeyleri seçeriz. | Open Subtitles | أن تحتفل بإنجازات الناس البيض. |
..ama benim puanlarımı ve Flynn Efektini hesaba katarsanız, ..üstelik gerçek hayatta aldığım başarılar da var, | Open Subtitles | لكن عندما تضعين نقاطي في الحسبان و (فلين إفكت) وتمزجينهما بإنجازات الحياة الواقعية |
Bay Blair'in ulaştığı başarılar ve yüzyılın en genç Başbakanı ünvanını almak üzere olması, Ülke'nin dört bir yanındaki, İşçi Partisi'ne bağlı insanlar arasında büyük bir sevinç ve gurur kaynağı oldu. | Open Subtitles | بين القوى العاملة بجميعأنحاءالبلاد... ثمة إعتزاز بإنجازات السيد (بلير) وثقةًبأنهسيصبح... |
Bay Blair'in ulaştığı başarılar ve yüzyılın en genç Başbakanı ünvanını almak üzere olması, Ülke'nin dört bir yanındaki, İşçi Partisi'ne bağlı insanlar arasında büyük bir sevinç ve gurur kaynağı oldu. | Open Subtitles | بين القوى العاملة بجميع أنحاء البلاد... ثمة إعتزاز بإنجازات السيد (بلير) وثقةً بأنه سيصبح... |
(Alkış) Olağanüstü ve muazzam profesyonel tasarımcıların başarılarını çok takdir etsem de, tasarımın asilerin ve başkaldıranların orijinalliğinden, etraflıca düşünmelerinden ve becerikliliklerinden büyük ölçüde yarar sağladığına inanıyorum. | TED | (تصفيق) وبنفس القدر الكبير من الإعجاب بإنجازات المصممين المحترفين، والتي كانت استثنائية وهائلة، أؤمن أيضاً أن التصميم يستفيد بشكل هائل من الأصالة، والتفكير الجانبي ودهاء المتمردين والمارقين. |
Zedd'in başarılarını biliyorum. | Open Subtitles | -أنا على دراية وفية بإنجازات (زيد ). |