| # Şanslıyız ki bize her şeyi olumlu # # gösterebilecek # # güldüren ve ağlatan adam var # | Open Subtitles | ♪من حسن الحظ أن هناك رجل يمكنه القيام بإيجابية ♪ ♪ بكل تلك الأمور التي تجعلنا ♪ نضحك و نبكي |
| # Şansımıza ki bizi biz yapan şeyleri olumlu gösterebilen bizi güldüren ve ağlatan bir adam var. # | Open Subtitles | ♪من حسن الحظ ان هناك رجل يستطيع بإيجابية ان يفعل ♪ ♪ كل الأشياء التي تجعلنا ♪ ♪نضحك ونبكي♪ |
| Biraz daha olumlu düşünmelisin. | Open Subtitles | يجب عليكِ حقاً أن تبدئي في التفكير بإيجابية أكثر |
| Arı sokması tedavisi konusuna pozitif yaklaşacağıma söz verdiğimin farkındayım ama bana çok saçma geldiğini de söylemem gerekiyor. | Open Subtitles | أعلم أنني وعدتكِ أن أبقي على تصرفاتي بإيجابية من أجل علاج النحل هذا لكن عليّ أن أخبركِ, يبدو مستحيلاً |
| Kendime sordum: Acaba 100 yaşını aşmanın sırrı pozitif düşünce mi? | TED | وقد تسائلت : هل هذا ما يلزم لكي تعمر لتصل إلى 100 عام أو أكثر، التفكير بإيجابية ؟ |
| # Şanslıyız ki, bize her şeyin olumlu yönünü göstererek # | Open Subtitles | ♪ من حسن الحظ أن هناك رجل يمكنه القيام بإيجابية ♪ ♪ بكل تلك الأمور التي تجعلنا♪ |
| # Şanslıyız ki, bize her şeyin olumlu yönünü göstererek # | Open Subtitles | ♪ لحسن الحظ أن هناك رجل يمكنه القيام بإيجابية ♪ ♪ بكل تلك الأمور التي تجعلنا |
| # Şanslıyız ki, bize her şeyin olumlu yönünü göstererek # | Open Subtitles | ♪من حسن الحظ أن هناك رجل يمكنه القيام بإيجابية ♪ ♪ بكل تلك الأمور التي تجعلنا |
| # Şanslıyız ki, bize her şeyin olumlu yönünü göstererek # | Open Subtitles | ♪ لحسن الحظ أن هناك رجل يمكنه القيام بإيجابية ♪ ♪ بكل الأمور التي تجعلنا |
| Tabii ki olumlu düşünceler de var! Bunların önemli olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | وأعيش يومي بإيجابية أعتقد أن ذلك هو الأمر الأهم |
| # Şanslıyız ki, bize her şeyin olumlu yönünü göstererek # | Open Subtitles | ♪ لحسن الحظ أن هناك رجل يمكنه بإيجابية فعل ♪ ♪ كل تلك الأمور التي تجعلنا ♪ |
| # Şanslıyız ki, bize her şeyin olumlu yönünü göstererek # | Open Subtitles | من الحظ أن هنالك رجل يمكنه بإيجابية فعل كل الأشياء التي تجعلنا |
| # Şanslıyız ki, bize her şeyin olumlu yönünü göstererek # | Open Subtitles | ♪ لحسن الحظ أن هناك رجل يمكنه بإيجابية فعل ♪ ♪ كل تلك الأمور التي تجعلنا ♪ |
| # Şanslıyız ki, bize her şeyin olumlu yönünü göstererek # | Open Subtitles | ♪ لحسن الحظ أن هناك رجل يمكنه بإيجابية فعل ♪ ♪ كل تلك الأمور التي تجعلنا ♪ |
| # Şanslıyız ki, bize her şeyin olumlu yönünü göstererek # | Open Subtitles | ♪ لحسن الحظ أن هناك رجل يمكنه بإيجابية فعل ♪ ♪ كل تلك الأمور التي تجعلنا ♪ |
| Son bir ayın pozitif etkisiyle yüzde 12'lik bir artış gözlendi, hem de bütün gruplarda. | Open Subtitles | يعتقدون أن الإرهابي ما زال حياً و قد رأينا أن 12 بالمائه يذكره بإيجابية |
| İnsanlar hiç durmadan kendi problemlerini anlatıyorlar, ben de onlara pozitif düşünmelerini, kaderlerini çizmelerini söylüyorum. | Open Subtitles | يتحدث الناس عن مشاكلهم بدون توقف نقول للناس أن يفكروا بإيجابية يتصوّرون مستقبلهم |
| Oldukça sıkıcı bir iş kalıntılara göz kulak olmak ama pozitif düşünmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | إنّه عمل محبط جدًا حراسة الخرابات لكنِّي أحاول أنْ أفكّر بإيجابية |
| - Sakin olacağız, pozitif düşüneceğiz. | Open Subtitles | مازلنا محتفظين بهدوئنا تحلي بالأمر ، فكري بإيجابية |
| Hayır, demeye çalıştığım, pozitif davranmaya devam et. | Open Subtitles | لا، ماأقوله هو حافظي على التصرف بإيجابية |
| Kendinizi şanslı sayın pozitif düşünmek, bilirsiniz? | Open Subtitles | إعتبري نفسكِ محظوظة, فكري بإيجابية, حسنًا؟ |