"بابتزاز" - Translation from Arabic to Turkish

    • şantaj
        
    Ona dedim ki: birisine şantaj yapıyorsan başkasına yapmış olma ihtimalin yüksek. Open Subtitles أخبرته بأنّك إذا كنت ترغب بابتزاز شخص مرّة ، فهناك احتمالات بأنك قمت بذلك سابقاً
    Biri, Donanma Bakanı'nın üzerine dinleme cihazı yerleştiriyor ve Birleşik Devletler Hükümeti'ne şantaj yapıyor. Open Subtitles شخص ما قام بزرع أداه مراقبه لسكرتيره البحريه و قام بابتزاز الجكومه الأمريكيه
    McGuire'ye tekrar şantaj yapacaklardır, sonuçta beş milyon ödemeye hazır olduğunu biliyorlar. Open Subtitles قراصنه محترفين بابتزاز ماجواير الذي يعرفون أنه سيدفع بكل سرور خمسة ملايين لحفظ شركته الملياريه.
    Kayıtlarda davranışlarınızdaki sorunlarla ilgili yeterli kanıt bulunmakta buna nakil ekibinin bazı üyelerine şantaj yapmak ve hastalarınızla görüşmeyi reddetmenizde dahil. Open Subtitles لكن هناك بالسجل ما يزعجنا كثيراً بشأن ممارستك الطبية من ضمنها زعم بابتزاز أعضاء فريق زراعة الأعضاء و رفضك العام لمقابلة مرضاك
    İşini geri almak için patronuna şantaj yaptım. - Kes! Kes artık! Open Subtitles لاعادتك الى وظيفتك، قمت بابتزاز رئيسك - توقف، توقف فحسب -
    Grayson Lord Laurent'a şantaj yaptı. Open Subtitles جريسون قام بابتزاز اللورد لاورينت
    MADRİD 28 EKİM 1988 GAL tanığına şantaj yapmaya gönderildi. Open Subtitles بُعث ليقوم بابتزاز شاهد عيانٍ لـ "الجال"
    Bizu, Yuri'nin Gluant'tan yakındığını çok duymuştu. Bizu, Yuri'ye şantaj yaptı ve kendini öldürttü. Open Subtitles (يعرف (بيزو) كراهية (يوري) تجاه (غلوران (لذلك قام (بيزو) بابتزاز (يوري
    Hayır! Kızı kaçırması için bu adamı tuttun ve Lee'ye şantaj yaptın. Open Subtitles قمت بأستئجار هذا الشخص للايقاع بالفتاة وقمت بابتزاز (لى)
    Beyaz Saray'a nasıl şantaj yapıyor? Open Subtitles -كيف سيقوم بابتزاز "البيت الأبيض"؟
    Yanan kurban Oh telefonundaki videoyu kullanarak köpeğin ısırdığı kurban Nam'a şantaj yapıyordu. Open Subtitles انه مسـؤول عن التصوير ، واحراق الاشـخاص (ولقد قام بابتزاز الضحية (نام
    Ülkeye şantaj yapılmasına izin vermiyor. Open Subtitles لن يسمح بابتزاز البلد
    Davada sana yardımcı oldum hatta Jessica'ya bile şantaj yaptım. Open Subtitles وساعدتك في قضيتك (وقمت بابتزاز (جيسكا
    Sonra da sen arkamdan Mike'a şantaj yaptın. Open Subtitles بعد ذلك قمتِ بابتزاز (مايك)، دون علمي
    Tamam peki Reynolds'a kim şantaj yapacak? Sorun şu ki elinde gerçek bir kanıtı olan kişinin bunu yaptığını düşündürmeliyiz. Open Subtitles حسناً، ولكن من سيقوم بابتزاز(رينولدز)؟
    Bu kişi Oh'un şantaj yaptığı kişinin bizzat kendisi. Open Subtitles (وهو من قام بابتزاز (أوه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more