"باذنجان" - Translation from Arabic to Turkish

    • patlıcan
        
    • itüzümü
        
    • bamya
        
    • Patlıcanım
        
    • patlıcanlı
        
    Nohut var, patlıcan var pilav var ve fındık var. Open Subtitles لدي حبوب مهروسة و هذا باذنجان مع الرز و المكسرات
    2 Kilo bamya ve 2 kilo patlıcan. Benim içinde 2 kilo da kabak. Open Subtitles اثنين كيلو بامية واثنين كيلو باذنجان وكيلو قرع لى
    patlıcan ve mürver çiçeğini süzgeçten geçirdim. Open Subtitles أنه باذنجان مع شجرة البيلسان، استخرجت خطلتها من هنا
    Sonuçta artık arada sırada Parma peynirli patlıcan yapıyorum ve çocuklar bayılıyor. Open Subtitles لذا الان بين فترة و اخرى اقوم بصنع صينية باذنجان و الأطفال يحبونها.
    Uyumana yardimci olmasi için itüzümü özü getirebilirim. Open Subtitles بوسعي إحضار خلاصة باذنجان لكِ لتساعدك على النوم
    Sonra penguen demiş ki: " Oğlum, o bir patlıcan değil. Geri zekâlı." Open Subtitles وهكذا يقول البطريق ان المتأنق ليس باذنجان إنما متخلف عقلياً
    Garip bir patlıcan takıntım vardır. Open Subtitles أنت تأكل الناس. هيه. وأنا يحدث لديها باذنجان هاجس غريب.
    Oraya patlıcan sığdıramazsın! O çok büyük! Seni ikiye böler! Open Subtitles لا يمكنك ملائمة باذنجان بالداخل انه كبير جداً، سيشقك إلى نصفين
    Hayır Ronnie, baharatlı patlıcan, şampanya. Open Subtitles لا يا روني باذنجان حار، و شامبانيا
    Herkes çıksın. Aklımda patlıcan var. Open Subtitles اخرجوا جميعكم , لدي باذنجان يشغل تفكيري
    Pesto soslu makarna tavuklu sosis, domuzlu sosis patlıcan salatası, elmalı cevizli salata ve ordövr için minik kişlerden yaptım. Open Subtitles طهوت معكرونة مع صلصة البيستو نقانق الدجاج نقانق الخنزير باذنجان بالكاري وسلطة "بالدروف
    Ah sanırım marsala salatası, patlıcan ve pirinç. Open Subtitles تبدو مثل خلطة مرسالا , باذنجان , و أرُز
    Bir kız için patlıcan aldın. Open Subtitles هل أخذت لها باذنجان. باذنجان للفتاة.
    Soslu patlıcan için bütün övgüyü kendine alma yeter. Open Subtitles -فقط اذهب لحصد كل التقدير مقابل باذنجان الجبن، هلاّ فعلت؟
    - Daha önce parmesanlı patlıcan yemedim. Open Subtitles لم يسبق أن أكلت باذنجان الجبن من قبل
    O zaman karar verildi. İki parmesanlı patlıcan. Open Subtitles الأمر محسوم إذن طبقَا باذنجان الجبن
    5 tane biftek Phoebe için de bir patlıcan. Open Subtitles و باذنجان لفيبي
    Uyumana yardımcı olması için itüzümü özü getirebilirim. Open Subtitles . بوسعي إحضار خلاصة باذنجان لكِ لتساعدك على النوم
    Evet, benim tarzım değil ama eğer ben de etrafta dolaşıp yeni tanıştığım çocuklara, ben Patlıcanım desem ben de duvarlarımı bu renge boyardım. Open Subtitles أه , نعم , انها ليست مشكلتي ولكن , مهلا , إذا ركضت نحو كل شاب قابلته للتو وقلت بأنني مجرد باذنجان
    Akşama permasallı patlıcanlı yapıyorum. Open Subtitles مرحباً , أُعدُّ باذنجان البراميزان اللّيلة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more