| Polis Paradise Park'ta yalak ile bir demet saman bulmuş. | Open Subtitles | وجدت الشرطة حوضا والقليل من القش في منطقة بارادايس بارك |
| Paradise, Massachusetts, memleketimden çok uzak bir yer. | Open Subtitles | بارادايس في ماساتشوستس هي بعيدة جداً عن الوطن |
| Doğu 62. Cadde'deki Paradise'in sahibi sıradan sabah yumurtasını yediğine şahitmiş. | Open Subtitles | مالك "بارادايس داينر" في غرب الشارع الـ 62 شهد أنّه كان |
| Tüm personel aşağı Eva Cenneti de ... Gazyağı. | Open Subtitles | ...كل موظفيك بالأسفل في ملهى أيفا بارادايس |
| Harlem'in Cenneti'nde gizli göreve gittikten sonra mı? | Open Subtitles | بعد بضعة أيام من تخفيك في"هارلمز بارادايس"؟ |
| Ve onu Kuzey Florida'da Cennet Sahili'ne gönderiyorlar. | TED | وأرسلاه إلى شاطئ بارادايس في شمالي فلوريدا. |
| Cennet Kadın Kulübü. Utançtan yüzüm kızarıyor. | Open Subtitles | نادي "بارادايس" للنساء, إنه يشعرني بالخجل |
| Paradise'ın dışındaki o büyük evlerden biri. | Open Subtitles | والدته كانت ثرية للغاية تسكن فى واحدة من هذه المنازل الكبيرة عند نقطة بارادايس |
| Ben geceyi Paradise Cezaevi'nde geçirmesinde ısrar ettim. | Open Subtitles | ارادت امها ان تأخذها الى المنزل لكننى اصريت على ان تقضى الليلة فى سجن بارادايس |
| Sanırım Paradise girişine hız tuzağı koymamak daha uygun olacaktır. | Open Subtitles | الى دخول بارادايس بسرعة الرادار اتفهم ذلك ، سيدى |
| Paradise Polis Şefi de aradı mı ? | Open Subtitles | هل تلقيت مكالمة ايضاً من مأمور شرطة بارادايس ؟ |
| Yenilik isteyen kimse kalmayacak ve senin için, batıya göçmek isteyen Paradise gençlerine güzel bir mesaj olacaktı. | Open Subtitles | لن يكون هنالك طائفه جديده بعد ذلك و يالها من رساله تقوم بإرسالها للشباب في بارادايس |
| "Lütfen bu parayı alın. Bu Paradise'ın halkına ait. | Open Subtitles | نرجوا ان تأخذو هذا المال" "انة ملك لأهالي "بارادايس |
| Yani bu Luke Cage denen adam Harlem'in Cenneti'nde barmen miydi? | Open Subtitles | هل كان "لوك كيج" ساقياً في "هارلمز بارادايس"؟ |
| Candace, Harlem'in Cenneti yeniden açıldığından beri burada. | Open Subtitles | عملت"كانديس"في"هارلمز بارادايس" منذ إعادة افتتاحه. |
| Tüm halkımızı Harlem'in Cenneti'ne davet ediyorum şiddete başvurmadan neler yapacağımızı beraber konuşalım. | Open Subtitles | وأشجع ذلك المجتمع على الانضمام إلي في"هارلمز بارادايس". حيث سنناقش خطتنا القادمة لاتخاذ خطوة غير عنيفة. |
| Neden miting için herkesi Harlem'in Cenneti'ne çağırdı? | Open Subtitles | لم ستعقد ذلك الاجتماع في"هارلمز بارادايس"؟ |
| Tüm halkımızı Harlem'in Cenneti'ne davet ediyorum şiddete başvurmadan neler yapacağımızı beraber konuşalım. | Open Subtitles | وأشجع ذلك المجتمع على الانضمام إلي في"هارلمز بارادايس". حيث سنناقش خطتنا القادمة لاتخاذ خطوة غير عنيفة. |
| Double Barrel'dan Cennet'e gitmek üzere Laketop'un üstünden geçiyorum. | Open Subtitles | انا في اعلى البحيرة وذاهب الى بارادايس |
| Abraham Guth bir Cennet Piskoposu bizim Lancester'daki köyümüzde. | Open Subtitles | ابراهام غوث هو مسؤول الكنيسه في بارادايس قريتنا في لانكاستير - في الشمال؟ |
| Yani Cennet, gerçekten de Cennet gibi değil, öyle mi? | Open Subtitles | إذا بارادايس ليست جنه بالضبط, صحيح؟ |
| Bir çeviri "Saklı Cennet"? | Open Subtitles | نُسخة مَشروحة مِن "بارادايس لوست=سُرِقت الجنّة"؟ |
| Cennet Otel'ine giriş yapmak için kullanmış ki hiç cennete benzemiyor. | Open Subtitles | لقد استخدمها للدفع في فندق (بارادايس"الجنة").. الذي بالمناسب, لا يبدو على الإطلاق كالجنة. |