Smith, seni Las Vegas'ta ki bir gazinoya sattı. Las ne? | Open Subtitles | سميث باعك لكازينو في لاس فيغاس لاس ماذا؟ |
Brock seni sattı, Ava. Molly'ye ne yapıyorsunuz? Zaten II. | Open Subtitles | "بروك" قد باعك للتو يا "آيفا" ما الذي تفعله ل"مولي"؟ |
İşbirlikçilerinizden biri birkaç altın için sizi sattı. | Open Subtitles | أحد حلفائك باعك من أجل حفنة جنيهات لقد تم شنقة |
Fazla zahmet olmayacaksa size bu eseri satan kişinin adını öğrenebilir miyiz? | Open Subtitles | فإذا لم تكن مشكلة هل تمانعي لو تعطنا إسم الشخص الذي باعك الأثريات ؟ |
Soygun Pazar gecesi oldu. Bunu satan adan komşumuzun evinden çaldı. | Open Subtitles | الرجل الذي باعك هذه الإسوارة سرقها من بيت جيراننا |
Onu sadece babamın barının ipoteğini kaldırmak için sana sattığını biliyor musun? | Open Subtitles | أتعرف أنه قد باعك إياه فقط لكي يسدد دين أبي على الحانة؟ |
Elbiseleri size kim sattıysa, bayağı gülmüştür. | Open Subtitles | أياً كان من باعك هذه البدلات فإن لديه ذوق راقي |
Sana bunları satanın o olduğuna emin misin? | Open Subtitles | أأنت متيقّن أنه هو الرجل الذي باعك ذلك الماسّ؟ |
Şansımıza, onun büyücü damgasını sökmeden seni sattı. | Open Subtitles | حسنا، نحن محظوظين، لقد باعك قبل ان أخذ علامة سحرة |
Aynen, seni Portland'ın en beyaz yerindeki Mumford Sons konserinden bile hızlı sattı. | Open Subtitles | نعم، و قد باعك اسرع من حفل: مامفورد و الابناء في الجزء الأكثر بياضاً في بورتلاند |
Şansa bak ki, kendisi seni ajan Keen'e sattı. | Open Subtitles | لكن لحسن الحظ فقد باعك للعميلة كين |
Seni para için sattı. | Open Subtitles | لقد باعك لقاء المال |
Arkadaşın seni sattı dostum! | Open Subtitles | لقد باعك صديقك يا رجل |
Sıkma günleri sona erdi. Zobelle seni sattı. | Open Subtitles | انتهت أيام المطاردة لقد باعك " زوبيل " |
satan kişi gördü, ama konu o değil. | Open Subtitles | من باعك إياها رئاك وليسَ هذا مقصـدي |
Biliyor musun Russell'a sana zarar ver demedim seni satan oydu. | Open Subtitles | أتعلم ؟ لم أطلب من " راسل " أذيتك هو من باعك |
- satan Bernie mi, emin misin? | Open Subtitles | أنت متأكد أن " بيرني " هو من باعك ؟ |
Sizi çetelere karşı satan biri. | Open Subtitles | ستولي الذي باعك للغوغاء |
Bu adam sona konser bileti sattığını söyledi. | Open Subtitles | يقول هذا الشاب إنه باعك بطاقات لإحدى الحفلات الموسيقية؟ |
Birinin ton balığını çok pahalıya sattığını hayal et. İşte. Hadi. | Open Subtitles | تخيّل بأن أحدهم باعك سّمك "التونا" بسعر غاليّ، أجل، ها أنت ذا. |
Sana bu yüzüğü kimin sattığını söylemeni istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تقول لي من باعك هذا الخاتم |
Esas hırsızlar Wall Street'te. Elbiseleri size kim sattıysa, bayağı gülmüştür. | Open Subtitles | أياً كان من باعك هذه البدلات فإن لديه ذوق راقي |
Şayet biri seni sattıysa sizinkilerden biridir. | Open Subtitles | إذا شخص ما باعك سيكون واحد من رجالك. |
Seni satanın o olduğunu bilmiyorsun. | Open Subtitles | انت لا تعرف ان كان قد باعك |