"بالأثاث" - Translation from Arabic to Turkish

    • mobilyalarla
        
    • mobilya
        
    • Mobilyaları
        
    • mobilyalar
        
    • mobilyaların
        
    Ben deli değilim, Abner. Her taraf mobilyalarla doluydu, güzel mobilyalar! Open Subtitles -لست مجنونه يا "أبنر" لقد كان ممتليء بالأثاث أشياء جميلة ثم فجأة
    Bu eski mobilyalarla alakalı değil, değil mi, Rat? Open Subtitles هذا ليس له علاقه بالأثاث القديم ياجرذ
    Benim de yakın zamanda mobilya, heykel ve antikalarla dolu bir daire elime geçti. Open Subtitles حصلت مؤخرًا على شقة كبيرة تزخر بالأثاث والمنحوتات والتحف
    - Bir kat dolusu hırdavat ve mobilya. Open Subtitles كل الدور ملئ بالأثاث والصناديق
    Mobilyaları evde tutmak sorun olmuyorsa bu çirkin saati evde tutmakta sorun değil. Open Subtitles إن كان بالإمكان الاحتفاظ بالأثاث فلا ضير من إبقاء هذه الساعة القبيحة
    Sizi suçlamıyorum ama ona sandalye gerekli. mobilyalar konuşunda çok şanssız. Open Subtitles لا ألومك، لكني أحتاج لكرسي صديقتي تجلب النحس عندما يتعلق الأمر بالأثاث
    Ben varım.. senin harika güzel bi karın var mobilyaların var Open Subtitles أنصت أيها الغبي ، أنت ناجح في حياتك ، لديك زوجة مثيرة و بيت كبير و رائع مليء بالأثاث و الطعام
    Biliyor musun, burayı mobilyalarla döşemek bir şey parasını ödemek bambaşka bir şey. Open Subtitles تعرفين قيامك بملأ هذا المكان بالأثاث هو امر والدفع من اجله امر اخر لا مشكلة -
    - Tamamen mobilyalarla dolu, hertarafı. Open Subtitles -إنه مملوء بالأثاث هكذا فقط مملوء
    Ve bu benim mobilya ile yaptigim. TED وهذا ما أفعله بالأثاث
    Caddeler mobilya, eşya, bisiklet ve kitaplarla doldu ikonalar ve haçlar bile kırılıp, pis kanallara atılmıştı. Open Subtitles -أصبحت الشوارع مزدحمة بالأثاث والملابس والدراجات والكتب -حتى التماثيل و الصلبان لويت ولوثت وتم إلقائها في بالوعات المجاري
    Emma, kendi açımdan konuşursam sen benim mobilya mağazama girdiğin anda bunun doğru olduğunu biliyordum. Open Subtitles ( (إيمّا... بالنسبة لي عرفت أنّه مناسب مُذ خطوتِ داخل متجري الخاصّ بالأثاث
    Belki mobilya yapardım. Open Subtitles و ربما... أعمل بالأثاث
    Napoli'de, Noel arifesinde Mobilyaları atarlar. Open Subtitles في "نابولي" وفي عشيّة عيد الميلاد المجيد يلقون حتى بالأثاث للخارج
    Sandy'nin kardeşinin ona uyumlu çok tatlı Mobilyaları olan şirin bir karyolası var. Open Subtitles و أخت " ساندى " لديها هذه الغرفة الصغيرة بالأثاث الملائم لها.
    Ama içerde rokoko tarzı mobilyalar ve şarap mahzeni vardı. Sizin hiç terbiyeniz yok mu? Open Subtitles لكنه ملىء بالأثاث الجميل أليس لديكم أخلاق؟
    Metal mobilyaların nesini seviyorum biliyor musun? Open Subtitles اتعرف ما يعجبني بالأثاث المعدني؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more