Söyleyin prens, başka ne yapabilirdim? Yazılı emirler taşıyordum. | Open Subtitles | ولكن أيها الأمير، ما الذي كان بوسعي فعله بالأوامر التي وصلتني ؟ |
Şu anki halinle böyle emirler yağdıramazsın, tamam mı? | Open Subtitles | لا أعتقد أنك يمكنك أن تصرخ بالأوامر خصوصاً في حالتك هذه موافق ؟ |
Günlerdir buradayız ve şu ana dek tek yaptığın emirler yağdırmak. | Open Subtitles | نحن هنا منذ أيام، ولم تفعل شيئًا سوى النباح بالأوامر |
O kadar açık ki, Yüzbaşı Blackadder nefes kesen bir küstahlık ile emirlere itaatsizlik ediyormuş. | Open Subtitles | من الواضح أن النقيب بلاكادر لم يلتزم بالأوامر بسذاجةٍ مثيرة. |
Ama bu işe başladığımızda, emirlere uyacak mısın yoksa eline geçen her fırsatta kuyumu mu kazacaksın, bunu bilmek zorundayım. | Open Subtitles | , لكن بمجرد أن نتشابك معهم . . عليّ أن أعرف , هل ستلتزم بالأوامر |
Sadece emirleri uyguluyorum dostum. Gidelim. | Open Subtitles | ألتزم بالأوامر فحسب يا صديقي، تعال |
emirleri takmıyor musun? | Open Subtitles | لا تتلاعب بالأوامر. |
Birden bire geliyorsun emirler yağdırıyorsun tek kelime etmeden de çekip gidiyorsun. | Open Subtitles | عدت إلى هنا، تنبح بالأوامر تغادر من دون قول كلمة |
Telsiz bağlantısının yokluğunda, ...Genel Kurmay Başkanlığından gelen emirler doğrultusunda, ...hızla fırlatma derinliğine inip, stratejik füze fırlatımını yapacağız. | Open Subtitles | ...في غياب أي إتصالات أخرى و بالأوامر الموجودة لدينا ... من مركز القيادة الوطني ... سوف نصعد لعمق الإطلاق بأسرع ما يمكن |
Bayan Nancy sanki çiftliği o yönetiyormuş gibi emirler yağdırıyor. | Open Subtitles | السيّدة (نانسي) تقوم بالنباح بالأوامر وكأنها تدير المزرعة بالفعل. |
Verilen emirlere bile uymuyoruz. Biz vermiş olsak bile. | Open Subtitles | لا نستطيع حتى أن نلتزم بالأوامر حتى لو كانت أوامرنا نحن |
Bildiğin gibi ben deliyim ve bu yüzden basit emirlere uymaktan acizim. | Open Subtitles | ولكني مجنون كما تعلمين ولذلك أنا لا أتأثّر بالأوامر البسيطة |
Emri altındakiler emirlere uyuyor yalnızca. | Open Subtitles | اما افراد جيشه يتحركون بالأوامر |
Böyle zamanlarda emirlere uyulmalıdır. | Open Subtitles | في وقتٍ كهذا، يجبُ أنْ نلتزم بالأوامر. |
emirleri ağırdan alalım, Don, tamam mı? | Open Subtitles | دعنا فقط نهوّن بالأوامر, يا (دون), حسناً؟ |
Koca Galavan emirleri veriyor, sen de aferin alayım diye koşuşturup eve ölü tavşanları getiriyorsun. | Open Subtitles | (غالفان) ينبح بالأوامر وأنتِ تتجولين في الأرجاء تحضرين له الفرائس ميتة كي ربما تحلصين على تربيتة على الرأس؟ |