"بالإرتعاش" - Translation from Arabic to Turkish

    • titremeye
        
    • seğirmeye
        
    Sonra kediyi burnunun tam ortasından öyle bir kırbaçladı ki kedi yuvarlandı ve titremeye başladı. Open Subtitles حتى أجهز عليها بضربة على أنفها فإذا بها تتدحرج وتبدأ بالإرتعاش
    Dudaklarım titremeye başladı, ellerim ve ayaklarım uyuştu. Open Subtitles بدأت شفتاي بالإرتعاش وتخدرت يداي و قدماي
    Annemin ellerinin tam olarak ne zaman titremeye başladığını bilmiyorum. Open Subtitles لا أعلم متى بدأت أيدي والدتي بالإرتعاش تماما
    * Başlar bedenin titremeye * * Dans et ölene dek * Open Subtitles لتبقى حياً جسدك يبدأ بالإرتعاش..
    Yüzüm seğirmeye başlarsa bana dirsek atın Bayan Martindale. Open Subtitles هلا قمتِ بوكزي إن بدأت بالإرتعاش لا شعورياً يا آنسة "مارتنديل"
    Ne zaman uyku bastırsa seğirmeye başlıyorum. Open Subtitles كلّ مرة أغفي فيها، أبدأ بالإرتعاش
    ve güneş vadide yükselmeye başladığında, tam anlamıyla heyecandan titremeye başladım. Çünkü resme baktım ve şöyle dedim: "Aman Tanrım, Bierstadt'ın 100 yıl önceki ışığının tamamen aynısını yakalıyorum." TED و عندما بدأت الشمس بالسطوع في الوادي، بدأت حرفياَ بالإرتعاش من التأثر لأنني أنظر للوحة و أردد، "يا إلهي، أنا أحصل على نفس إضاءة لوحة بيرشتاد قبل 100 سنة مضت."
    titremeye başladım. Open Subtitles و أبدأ بالإرتعاش
    ♪Titremeye başlıyorum ♪ Open Subtitles "أبدأ بالإرتعاش"
    Ne zaman uyku bastırsa seğirmeye başlıyorum. Open Subtitles كلّ مرة أغفي فيها، أبدأ بالإرتعاش

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more