| Üstelik, daha da fazla tüketici ve sanayi ürünleri yapmak için daha fazla kaynak ve ham maddeye ihtiyacımız olacak. | TED | بالإضافة إلى أننا سنحتاج إلى المزيد من المواد الأولية لصناعة منتجات للأفراد وللصناعة. |
| Üstelik temmuzdayız. Meyve hasatı zamanı. | Open Subtitles | بالإضافة إلى أننا فى شهر يوليو موسم حصاد الفاكهة |
| Üstelik, Başkomutan Lord Dougal McAngus'un katılımı da bekleniyor hadımlar onun bilhassa en gözdesi. | Open Subtitles | بالإضافة إلى أننا دعونا اللورد دوجال ماكانغوس, القائد الأعلى وكما تعرف, فالمخصيين هم المفضلين لديه |
| Üstelik birbirimize de kavuştuk, o kadar da kötü değil, değil mi? | Open Subtitles | بالإضافة إلى أننا مع بعض وليس ذلك تعيساً، أليس كذلك؟ |
| Üstelik bu parti sayesinde dört büyük müşteriyle anlaştık. | Open Subtitles | بالإضافة إلى أننا تمكنا من التعاقد مع أربع عُملاء جدد بسبب هذه الحفلة |
| Tunney, saçmalık bu. Üstelik biz senin emrinde değiliz. | Open Subtitles | هذا هراء بالإضافة إلى أننا لا نعمل لديك |
| Üstelik hepimiz hata yaparız. | Open Subtitles | بالإضافة إلى أننا جميعاً نخطئ |