Sorguda İngilizce konuşmak istemedi. | Open Subtitles | لذا أسقطنا التهمة عنه ثم رفض الكلام بالإنكليزية |
Ona tek bir kelime daha İngilizce konuşursa, onu diri diri gömeceğimi söyle! | Open Subtitles | أخبره أني سأدفنه حياً إذا تكلم كلمة أخرى بالإنكليزية |
Hoş. Onunla ingilizce konuşun. O bunu tercih eder. | Open Subtitles | جبد، تحدث إليه بالإنكليزية فهو يفضل ذلك. |
O çocuğun ne İngilizce ne de Almanca konuşup... ya da boka dallarla resimler çizip, ailesini öldürenlerin... | Open Subtitles | ولا أريد أن تخبر تلك الفتاة الناس بالإنكليزية أو بلغة اسكندنافية أو أن ترسم صوراً بالأغصان |
İngilizce konuşan birine o kadar az ödeme yapamam. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أدفع أجراً زهيداً كهذا إلى ناطق بالإنكليزية |
Bu sefer İngilizce söyleyecek bir şeyin var mı? | Open Subtitles | هل لديك شئ لتقوله ؟ بالإنكليزية هذة المرة |
Bu sefer İngilizce söyleyecek bir şeyin var mı? | Open Subtitles | هل لديك شئ لتقوله ؟ بالإنكليزية هذة المرة |
Hadi sende. İngilizce bilmiyorsun sen. | Open Subtitles | إذاً، في الحقيقة لا أنت لا تتحدّثين بالإنكليزية |
İngilizce konuşmuyor. Ne diye İngilizce konuşuyorsun adamla! | Open Subtitles | انه لا يجيد الإنكلزية توقف عن التحدث اليه بالإنكليزية. |
Birdenbire patlak veren bu söz İngilizce söylenmedi diye kayda geçmeyecek anlamına gelmiyor. | Open Subtitles | ومجرد أن ذلك الانفعال لم يكن بالإنكليزية لا ينفي ذكره بالسجلات. |
Çift lisanda kontrat hazırlamışlar, biri İngilizce, diğeri İspanyolca. | Open Subtitles | يكتبون عقوداً بلغتين عقد بالإنكليزية وعقد بالإسبانية |
Bir dahaki sefere İngilizce söyle de anlayayım. | Open Subtitles | حسنا,المرة المقبلة قولي لي بالإنكليزية لكي أفهم عليك |
Neden hâlâ İngilizce konuşmuyorsun? | Open Subtitles | ؟ ؟ لماذا لا تستطيعي الحديث بالإنكليزية حتى الآن؟ |
Buraya taşındıysan İngilizce konuşmalısın. | Open Subtitles | قدمتي إلى هنا، يجب أن تتكلمي بالإنكليزية |
Kızılhaç da yardım edecektir. Kızılhaç İngilizce. | Open Subtitles | الصليب الاحمر سوف يساعدك أيضاً، الصليب الاحمر بالإنكليزية |
İngilizce bir soru sorup sayılarla cevap verebiliyorsun. | Open Subtitles | تطرح سؤالاً بالإنكليزية فتجيب عليه بالأرقام |
Bu sadece Arapça bir mesaj değildi, İngilizce ve diğer 16 dilde de gönderildi. | Open Subtitles | لم يأتي هذا باللغة العربية فحسب بل بالإنكليزية كذلك ونشرها بـ16 لغة آخرى |
Özür dilerim, anlayamadım. İngilizce "Dolce far niente" nasıl denir? | Open Subtitles | كيف تقول بالإنكليزية dolce far niente"?" |
Burada İngilizce bir isim var. Charles Lester. | Open Subtitles | هناك اسم مكتوب بالإنكليزية "تشارلز ليستر" |
Bu İngilizce dersinden kaldın demek. | Open Subtitles | لا، رالف هذا يعني أنك فاشل بالإنكليزية |