barutla karıştılmış, kahve kreması harika iş görecektir. | Open Subtitles | الكريمة الغير لبانية المخلوطة بالبارود تعمل جيدا |
barutla açmak için patlatmayı denerseniz, çatıyı çökertirsiniz. | Open Subtitles | إذا حاولت تفجيره وفتحه بالبارود, سوف تسقط السقف |
Ciğerlerim barutla ve temiz havayla dolu ve kulaklarımda silah sesi çınlıyor. | Open Subtitles | رئتاي مملؤتان بالبارود والهواء النقي يا "هستنغز" وأذناي مشبعتان بالسدادات، كلا لست بخير |
Çünkü bu topluluk 1992'de olanları tekrarlayabilecek bir barut fıçısı gibi. | Open Subtitles | لأن هذا المجتمع نشأ بالبارود وقادر على تكرار أحداث عام 1992. |
Kovan patlamış çünkü barutu doldurulan mühimmat ve içine çok fazla barut konulmuş. | Open Subtitles | انفجرت هذه الرصاصة لأن الذخيرة كانت ممتلئة. و كانت الرصاصة مليئة جدًا بالبارود. |
Çünkü bu topluluk 1992'de olanları tekrarlayabilecek bir barut fıçısı gibi. | Open Subtitles | لأن هذا المجتمع نشأ بالبارود وقادر على تكرار أحداث عام 1992. |
Silah satıcıları, barutu, el altında bulundurmayı severler, ... ama barutun, tehlikeli olmak için kurşun içinde olması gerekmez. | Open Subtitles | تجار الأسلحة يحتفظون بالبارود لصناعة رصاص حسب الطلب لكن البارود ليس بحاجة لأن يكون في رصاصة حتى يكون خطرا |
Kızılcıklar, kızıl derili gözü ve barutla doldurulmuş tatlı patates. | Open Subtitles | التوت البري ، "إنجن آيز" وبطاطا محشوّة بالبارود |
Biraz barutla eti tatlandırabilirsin. | Open Subtitles | أتعرف، يمكنك إعداد اللحم بالبارود |
Kral havai-fişekleri barutla değiştirdi. | Open Subtitles | الملك أبدل الألعاب النارية بالبارود. |
Sigara içiyor ya da barutla oynuyor muyuz? | Open Subtitles | هل نحن ندخن؟ أو نلعب بالبارود |
Bu bir el bombası. barutla dolu. | Open Subtitles | إنها قنبلة ممتئلة بالبارود |
Efendim gemi barutla dolu demek istiyor! | Open Subtitles | يقول: "أنَّ المركب مليء بالبارود" |
Gökyüzü barutla tutuşsun istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن تحترق السماء بالبارود |
barutla. | Open Subtitles | بالبارود |
Patlamaya hazır barut gibiydi, içini dökmesi gerekiyordu. | Open Subtitles | لقد كان ملىء بالبارود الذي إحتاج للإنفجار |
Umarım hala suratına barut attığımız için kızgın değildir. | Open Subtitles | آمل ألا يكون مازال غاضبا بسبب الوجه المليء بالبارود في آخر مره جئنا |
Kilere, variller dolusu barut saklandı, rahiplerin uyuduğu odanın altına denk geliyor. | Open Subtitles | خبأنا برميل مليء بالبارود في الأقبية، تحت بعض الرهبان النائمين |
-Mermi kovanlarına barut dolduruyorum. -Ne yapıyorsun? | Open Subtitles | أملأ علب الرصاص بالبارود - ماذا؟ |
Mermi kovanlarına barut dolduruyorum. | Open Subtitles | أملأ علب الرصاص بالبارود |