"بالبرج" - Translation from Arabic to Turkish

    • kuleye
        
    • kulede
        
    • Kuleyi
        
    • kuleyle
        
    • kulenin
        
    • Kulesine
        
    Uçup duruyordu sonra birden şiddetle kuleye çarptı. Open Subtitles كانت تحلق فى هذا الاتجاه ثم ارتطمت بالبرج
    Eğer rüzgar yönünü değiştirmezse, kuleye çarpacak! Yükselmemiz lazım! kuleye çarpacağız! Open Subtitles سيتدمر مغامر الحرية بالتاكيد باصطدامه بالبرج
    Seni kulede gördüğüm anda üzüntün beni derinden etkiledi. Open Subtitles اللحظة التى رأيتك فيها بالبرج لقد تحركت مشاعرى بسبب حزنك
    Üniversitede oda arkadaşımın babasının yıkılırken ikinci kulede olduğunu öğrendim. Bu bir kabus. Open Subtitles لقد أكتشفت للتوّ، بأن زميلتي الجامعيّة بالسكن كان والدها بالبرج الثاني عندما سقط، إنه كابوس
    Kuleyi ara, kalkis izni almaya çalis. Open Subtitles اتصلي بالبرج وحاولي جلب إذن بالطيران لنا
    Dört numaralı pist açık, 118.3 kuleyle irtibata geçin. Open Subtitles الممر 4 يسارَ استخدم ال آي إل إس ،إتصالِ بالبرج 118.3.
    kulenin üst katı, tek kapı var. Open Subtitles وصلتم إلى الطابق العلوي بالبرج باب واحد أمامكم أفتحه
    United Flight 175 Güney Kulesine çarptı. Open Subtitles الرحلة 175 اصطدكت بالبرج الجنوبي.
    - kuleye ulaşamıyorum. Fırtınadan. Open Subtitles هذه العاصفة خلفت حقا فوضي عارمه لا استطيع الاتصال بالبرج
    Ne olur ne olmaz diye kuleye asker dikmiştim. Open Subtitles لقد جعلت جنوداً ينتظرونهم بالبرج فى حال تمكنوا من الوصول
    15 dakika sonra bir başkası ikinci kuleye çarptı. Open Subtitles بعد15دقيقةلاحقاً،إصطدمتطائرة أخرى بالبرج الأخر
    Askerler kuleye ulaştı, albayım. Open Subtitles عقيد ، انهم بالبرج أي ميل و نصف
    Merkezdeki kulede kalıyor, tek bildiğim bu. Open Subtitles إنه بالبرج المركزي هذا كل ما أعرفه
    Şehir merkezindeki kulede ofisi var değil mi? Open Subtitles أخبرني أن له مكتب بالبرج المركزي
    Bay Frank diyorlar. Bir kulede kalıyor. Open Subtitles إنه يدعى السيد "فرانك" و يقيم بالبرج
    Bak, Bauer beni kulede sıkıştırdığında Başkan Heller'a karşı bir saldırıyı durdurmak için Londra'ya geldiğini söyledi. Open Subtitles اسمع، عندما حصرني (باور) في زاوية بالبرج السكني قال لي انه في (لندن) لمنع هجوم ضد الرئيس (هيلر).
    - Kuleyi arayın! - Durun, durun! Open Subtitles إتصلوا بالبرج إنتظر، إنتظر
    Kuleyi arayıp N727MG'ye bir mesaj iletmeni istiyorum. Open Subtitles أريدكَ أن تتصل بالبرج برسالة لـ(ن 727 م ج)
    kuleyle konuşmayın, ben kuleyle temastayım. Open Subtitles لاتتحدث إلى البرج جهازي موصل بالبرج
    Şu anda kuleyle meşguller. Open Subtitles الأمور كلها متعلقة بالبرج
    Kendinizi tehlikede hissederseniz kirik kulenin en yüksek penceresinde bir mum yakin. Open Subtitles لو كنتِ في ورطة، اضيئي شمعة في أعلى نافذة بالبرج المُتهدم
    Güney Kulesine uçtu. Open Subtitles مباشرةً بالبرج الجنوبي.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more