"بالتابوت" - Translation from Arabic to Turkish

    • Tabuta
        
    • Tabutta
        
    • tabutla
        
    • Tabutu
        
    • Tabutun
        
    Tabuta girene kadar, oturup sigara mi icecegim? Open Subtitles فقط أجلس... وادخّن ... وأنس الامر حتى أصبح بالتابوت ميّتة؟
    Kocan bir Tabutta. Open Subtitles زوجكِ ممدّد بالتابوت.
    Sanki, içlerinden biri ölünce diğeri tabutla bench press (sporda halter kaldırmak) yapmak istiyor. Open Subtitles أراد الآخر أن يمارس التمرينات بالتابوت.
    Sanki, içlerinden biri ölünce diğeri tabutla bench press yapmak istiyor. Open Subtitles أراد الآخر أن يمارس التمرينات بالتابوت.
    Tetiği çekerse Tabutu kapatır ve onu bir daha göremeyiz. Open Subtitles ان اطلق الرصاصة ، سيغلقون عليه بالتابوت لقد ودع
    Tabutun içinde Felaketler Tanrıçası var. Open Subtitles إن تلك الموجودة بالتابوت هي إلهة التدمير
    Eğer yapmasaydım, onu dışarıya tabutla taşırdın. Open Subtitles لو لم أفعلها, لحملناها بالتابوت
    tabutla birlikte süzüldüm, yumuşak ve kirli bir ana şeritte yüzdüm. Open Subtitles "طفى بالتابوت, "لقد طفوت على البحر.
    Ailesi dahi görmedi. Tabutu mühürlü. Open Subtitles حتى عائلته لم تره لقد تم الابحار بالتابوت
    Buna göre, ortalama bir insan cenazeye gittiği zaman, konuşmayı yapmak yerine, Tabutun içinde olması onun için daha iyi. Open Subtitles ذلك يعني أنه بالنسبة للإنسان العادي، إن كان عليك أن تكون في جنازة... فأنت تفضّل أن تكون بالتابوت... على أن تلقي التأبين

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more