O çocuk 10 yaşında adamım, size bakıyor ona örnek oluyorsunuz, sorumlu biri yetişkin gibi davranmaya başlasanıza. | Open Subtitles | ذلك الطفل بعمر 10 سنوات إنّه كبير عليك أنت تضع مثال له ليبدأ بالتصرّف مثل البالغين |
Lütfen siz ikiniz iki yetişkin gibi davranmaya başlayıp bana öksürük haplarımı verir misiniz? | Open Subtitles | هل ممكن من كلاكما ان تبدؤوا بالتصرّف كبالغين؟ وتعطوني أقراص سعال! |
Artık kız arkadaşınmışım gibi davranmaya başlasan iyi olur. | Open Subtitles | يجب أن تبدأ بالتصرّف وكأنني حبيبتك. |
Artık, karımmışsın gibi ve bundan mutluymuşsun gibi davranmaya başla. | Open Subtitles | -ما الخطب ؟ ابدئي بالتصرّف كأنكِ زوجتي -و أنكِ سعيدة بهذا الشأن |
Peki ne zaman öyleymiş gibi davranmaya başlayacaksın? | Open Subtitles | ثمّ ، متى ستبدأ بالتصرّف مثله؟ |
Ama Brandon çılgın gibi davranmaya başladı. O yüzden geri dönmek zorunda kaldık. | Open Subtitles | ولكن (براندون) شرع بالتصرّف بجنون، لذا اضطررنا للعودة |
Öyle davranmaya başla. | Open Subtitles | إبدأ بالتصرّف كذلك. |
Bak, Branson tuhaf davranmaya başlarsa otelde olan şeyleri inkar et, tamam mı? | Open Subtitles | اسمعي، إن بدأ (برانسون) بالتصرّف بغرابة، فقط أنكِري أنَّ أمر الفندق بالكامل حدث، حسناً؟ |