Buzu deneylere tabi tutmaya başlayabilmemiz için gönderdikleri komiserin imza atması gerek. | Open Subtitles | قاموا بإرسال مفوض حكومي ليقوم بالتوقيع قبل أن نبدأ التجارب على اللبّ |
Lütfen, işlere göz atmadan resim çektirmek ve imza istemek yok. | Open Subtitles | من فضلك، لن ألتقط صوراً أو أقوم بالتوقيع حتى يتغير مظهري. |
Plastik torbalara hayır demek için Bali halkına yardım edeceğine dair bir söz imzaladı. | TED | قام بالتوقيع على عهد لمساعدة شعب جزيرة بالي على حظر الأكياس البلاستيكية. |
Oku ve imzala. | Open Subtitles | أريد منك أن تقرأها وأن تقوم بالتوقيع عليها |
İfadeniz. Okuyun, kabul ediyorsanız, imzalayın. | Open Subtitles | هذه إفادتك، إقرأها، وإذا كنت موافقا، قم بالتوقيع عليها. |
Şimdi kayıt defterini imzalar mısınız, efendim? | Open Subtitles | هل استرعي عنايتك بالتوقيع على السجل الآن سيدي؟ |
Ve bize anlattığın her şeyi kabul edeceğine dair itiraf belgesi imzalayacak mısın? | Open Subtitles | وأنت ستقوم بالتوقيع على إعترافاتك تلك التي اخبرتنا بها؟ |
Kim bir intihar notunun imza kısmına gülen surat koyar ki? | Open Subtitles | من يقوم بالتوقيع على ورقة إنتحار ويضع وجهٌ مبتسم بحق الجحيم؟ |
Öbürkülerin önünde onu rezil ettin. Çocukcağız o kadar korkmuş ki, kendi kendine imza atmış. | Open Subtitles | لم تكتفِ بإذلاله أمام جميع الأعضاء حيث قام الفتى المسكين بالتوقيع بنفسه من شدة الخوف |
Hepiniz fotoğraf çekebilirsiz, fakat imza dağıtamayacağım. | Open Subtitles | يمكنكم التقاط بعض الصور ولكنى لن اقوم بالتوقيع لاحد الان |
Ve sende acaba imza atar mısın diye sormak istedim. | Open Subtitles | وكنت أتساءل هلاَّ تفضلت بالتوقيع على جبيرتي |
Eğer imza istemek için aradıysan vermem. | Open Subtitles | اسمعي , أنا لا أقوم بالتوقيع للمعجبين , إن كان هذا ما تريدينه |
Açık artırma yapıldı, sonra yazar kitapları imzaladı ve onunla kahve de içebiliyordunuz. | Open Subtitles | كان مزادآ صامتا, والكتاب قاموا بالتوقيع وشرب القهوه مع المعجبين |
Hazır gelmişken dolabınıda imzaladı, ama temizlik elemanları çok titiz. | Open Subtitles | في الحقيقة لقد قام بالتوقيع على خزانته لكن عمال التنظيف لدينا مجتهدون جداً |
Bu senin ifaden. Her sayfayı imzala. | Open Subtitles | هذا هو البيان الخاص بك فقم بالتوقيع فى كل صفحة |
Hey, çıkmadan önce evrakları imzalayın lütfen. | Open Subtitles | قم بالتوقيع عند مكتب السيرجنت قبل أن تغادر |
- Yaptığım resmimi imzalar mısınız? | Open Subtitles | -أكون ديكتاتور .. . -هل تمانع بالتوقيع على رسوماتي؟ |
Pekâlâ...imzalayacak mısın imzalamayacak mısın? | Open Subtitles | إذن هل ستقومين بالتوقيع أم لا؟ |
Böyle bir teklifle karşılaşınca, o da hemen imzayı attı. | Open Subtitles | عندما قدمت له ذلك العرض، قام بالتوقيع فوراً. |
Tuhaf biliyor musun, yatalak olmasına rağmen vasiyeti bir yıl önce imzalamış olması. | Open Subtitles | أشعر بغرابة، حيال هذا الأمر أنّها قامت بالتوقيع على الوصية السنة الفائتة كونها مريضة وفيما في ذلك |
Sokaklarda, her birinde imzası bulunan, Tanrı'dan gelen mektuplar buluyorum. Ama bırakın oldukları yerde kalsınlar. | Open Subtitles | وأجد خطابات من الله ملقاة في الشوارع وكل شخص قام بالتوقيع بإسم الله. |
Bay ve Bayan Madsen, lütfen işaretli sayfalardaki belirtilen yerlere imzanızı atın. | Open Subtitles | سيّد (مادسن)، آنسة (مادسن) الرجاء التكرّم بالتوقيع على الصفحات حيث يُشار إليه. |
Ben olsam başka birinin imzasını atardım. Onun imzasını atardım, yani, öyle bir mektup yazmazdım. | Open Subtitles | لو كنت مكانه لقمت بالتوقيع باسم آخر، كنت سأوقع باسمه لو كنت أنا من كتبها ، والذي لم أفعله |
Anne, belgeleri çoktan imzaladın ve babam da gitmemi istiyor. | Open Subtitles | امي انت بالفعل قمت بالتوقيع على الاوراق وابي يريديني ان اذهب |
Bir süre önce San Francisco'daydım kitap imzalamak için. | TED | وكنت متواجد في سان فرانسيسكو منذ فترة أقوم بالتوقيع لكاتبي. |
Nerede, ne zaman ve ne kadar ödeyeceksin? İmzalarsan, geliriz. | Open Subtitles | موضحاً أين ومتى و كم ستدفع لنا تقوم بالتوقيع عليه و عندها سنذهب |
İmzaladıktan sonra orkestraya istediğini vereceksiniz, değil mi? | Open Subtitles | الأتفاق أن أقوم بالتوقيع عن هذا وستعطي الفرقة الموسيقية ما يريدونه ، صحيح؟ |