"بالجريمة" - Translation from Arabic to Turkish

    • suç
        
    • cinayet
        
    • cinayetle
        
    • cinayeti
        
    • suçu
        
    • cinayete
        
    • cinayetten
        
    • suça
        
    • suçlarla
        
    • suçunu
        
    • delil
        
    • Suçla
        
    • suçlara
        
    • suçları
        
    • cinayetlere
        
    Üstelik suç ortağı olurdum. Open Subtitles هذا إلى جانب أن هذا سيجعلني شريكا بالجريمة
    Evet, eminim ki çok rahatlıkla suç işleyecektir. Open Subtitles نعم، متأكد أن ولعه بالجريمة سيكون كالسمكة بالماء
    - Söylemiştim ya. O halde kusursuz cinayet diye bir şeyin olmadığını görmüş olacağım. Open Subtitles كما سبق واخبرتك, انه لا يوجد ما يسمى بالجريمة الكاملة
    Tanik oldugunuz cinayetle baglantili olarak bu aksam bir Texas Ranger vuruldu. Open Subtitles تم إطلاق النار على خيّال فيهذا المساء وهذا مرتبط بالجريمة التي رأيتموها
    Yani siz sadece kızınızı merak ettiğiniz için... cinayeti itiraf edip... polise gittiğinizi mi söylüyorsunuz? Open Subtitles هل تقول ذلك أمام هيئة المحلفين .. أنكَ ذهبت للشرطة إعترافاً بالجريمة لأنك قلق على ابنتكَ؟
    Tek başına suçu üstüne alamazsın eğer sen ilk gidersen ikinci ben olacağım! Open Subtitles لا يمكنك أن تعترف بالجريمة لوحدك إذا كنت ستكون أول المعترفين فسأكون الثاني
    Polisin gerçekten sebebi olan cinayete Müdahale zamanının gerekiyordu, sorunsuz tamamlanana kadar. Open Subtitles لن تعرف الشرطة بالجريمة الوحيدة ذات الدافع الحقيقي بعد أن يتم ارتكابها
    Bir suç işlemek için öncelikle onun bir suç olduğunu bilmeniz gerekir. Open Subtitles ؟ ليستجدي بالجريمة انتم يجب عليكم ان تعلموا بأن تلك جريمة..
    Biraz zaman aldı fakat, bizi suç üstü yakaladın. Open Subtitles لقد استغرقك الأمر مدة ولكنك قبضت علينا متلبسين بالجريمة
    Los Angles şehri suç ve ahlaksızlıkla çöktü. Open Subtitles مدينة لوس انجلوس اصبحت مليئة بالجريمة والفسوق
    Silahlılarla bir alışveriş istemiyorum. Bunun adı cinayet. Open Subtitles . لن أشارك في أي معركة بالسلاح وأفضِّل وصف ذلك بالجريمة
    Polis, cinayet mahallinde bir süre... inceleme yaptıktan sonra hüküm verilmişti. Open Subtitles عندما تم اتهامها بالجريمة و هذا أخذ وقتاً كبيراً من رجال الشرطة على مسرح الجريمة
    Çifte cinayetle ilgili daha bir çok şey farklı olmuş. Open Subtitles في ضحيتي الجريمة المزدوجة توجد الكثير من الاختلافات بالجريمة المزدوجة
    Sık sık birilerinin canına kıyıp cesedi saklamaktan, sonra da cinayetle ilgili kanıtları evin bir köşesine saklamaktan bahsettiğini anlattım. Open Subtitles كانت أرتكاب جريمة قتل حقيقية وتخفى الجثة وتترك حلولاً مرتبطة بالجريمة مبعثرة فى أرجاء المنزل
    Bu yüzden müvekkilime cinayeti itiraf ettirmek için burda olduğunu varsayıyorum. Open Subtitles لذا ما أفترضه بأنك هنا لكي تدفع موكلي للإعتراف بالجريمة
    İki kişi cinayeti üstlendi, ama siz benim oğlumu suçluyorsunuz? Open Subtitles شخصين أعترفا بالجريمة والآن تتهمين إبني ؟
    Ayaklanma çıkartmanın en iyi yolu suçu bir zenciye yıkmaktır. Open Subtitles طريقة جيدة لبدء شغب آخر هو لوم رجل أسود بالجريمة
    Gerçekten kusursuz cinayete inanıyor musun? Open Subtitles ماذا أفعل بعد ذلك ؟ هل تؤمن فعلاّ بالجريمة الكاملة ؟
    Bir kere olsun, herkesin önünde bu ahlaksızı cinayetten tutuklamak isterdim. Open Subtitles فقط بكا سهولة, أتمنى أن أقوم بالقبض عليه متلبس بالجريمة وفى حضور الجميع
    Bahsedilen Suçla ilgili olarak elde bir ön bilgi yoksa o suça farkında olmadan iştirak etmek de kanunen suç sayılamaz. Open Subtitles لا قانون ضد أنّ يكون المرء شريكاً جاهلاً في جريمة إن لم يكن على علم بالجريمة المذكورة
    Birkaç ay öncesine kadar Guatemala, örgütlü suçlarla bağları bulunan yozlaşmış eski askeri yetkililer tarafından idare edilmekteydi. TED حتى أشهر قليلة مضت كانت جواتيمالا محكومة من قبل مسؤولين عسكريين سابقين فاسدين تربطهم علاقة بالجريمة المنظمة.
    Güven bana. Onunla konuşmam bittiğinde sadece suçunu itiraf etmekle kalmayacak ona bir dolap bile satmış olacağım belki. Open Subtitles ثقي بي , عندما أنتهي التحدث معها ليس فقط ستعترف بالجريمة
    Elimizde cinayeti ispatlayacak bir delil yok. Open Subtitles مازلنا لا نملك شيئاً يربطها مباشرةً بالجريمة
    - Ben de öyle. Herkes torba kullanır. Suçla olan bağlantımız da bu zaten. Open Subtitles الجميع يستخدمون الأكياس ، لذلك اصبحنا مرتبطين بالجريمة
    Hayır, organize suçlara karışmış İsveç bir milyoner. Open Subtitles لا، المليونير السويدي تربطها صلات بالجريمة المنظمة.
    Görüyorsun, suçları tahmin eden sistemi yapan kişiler bunu başkalarını düşündükleri için yapmadılar. Open Subtitles أترى، الاشخاص الذين طوّروا نظام التنبوء بالجريمة لا يفعلون ذلك لشيء من الإيثار
    Ta ki geçen sene 1888 yılında Beyaz Şapel'de işlenen ve daha büyük ses getiren cinayetlere kadar. Open Subtitles لم يكن حتى السنة الماضية عندما علمت بالجريمة الشائنة في ويتشابيل ، لندن ، 1888

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more