"بالجسم" - Translation from Arabic to Turkish

    • vücudu
        
    • Vücudun
        
    Çünkü şeytan sadece vücudu ele geçirmez, onun içinde de saklanabilir. Open Subtitles حتى لا يحتوي بالجسم وحسب, غير أنّ الشرّ قد يترصّد بداخله.
    Eğer vücut enfeksiyonu tanımazsa, testler negatif sonuç verir ve hastalık tüm vücudu mahveder. Open Subtitles إن لم يعرف الجسم العدوى ستعود الفحوصات سلبية و ينطلق المرض بالجسم دون توقف
    Dahiliyecilerse daha çok vücudu düşünmek için eğitilmişler. Open Subtitles اما الاطباء فهم يفكرون بالجسم اكثر
    Sadece hayal edin: Daha az miktarda hücre Vücudun farklı noktalarına yayılabildi. TED لذا تخيلوا فقط أن هذه الكمية القليلة من الخلايا فى الواقع قادرة على الانتشار إلى جزء آخر بالجسم.
    Nanopartiküllerin karaciğere takılmasını engelleyen bir diğer strateji ise Vücudun kendine ait nanopartiküllerini kullanmaktır. TED وهناك طريقة أخرى لمنع جزيئات النانو من الالتصاق في الكبد وهي باستخدام جزيئات النانو الخاصة بالجسم نفسه
    - Ateş, konvülzyon disoryantaston, ense sertliği var, vücudu iki büklüm. Open Subtitles اضطراب ، انحناء بالجسم و الرقبة
    McQueen'in ateşli bir vücudu vardı. Open Subtitles مكوين ، كانت المثيره بالجسم.
    - Ölü vücudu sordum. Open Subtitles بالجسم الميت.
    Vücudun birçok yerinde iyi huylu tümörler oluşturur. Open Subtitles يسبب أورام صغيرة حميدة تنمو بأجزاء مختلفة بالجسم
    Vücudun doğuştan uygun olmalı, esnek kalçalar ve omuzlar, uzun bir boyun gibi. Open Subtitles يجب ان تولد بالجسم المناسب مثل بهِ الأرداف و الأكتاف المرنة مع الرقبة الطويلة
    Vücudun büyümüş ama beynin değil. Open Subtitles لقد كبرتي فقط بالجسم وليس بالعقل
    - Bütün Vücudun etkilenmesi gerekmez mi? Open Subtitles ألن يؤثّر ذلك بالجسم بأكمله؟ نعم
    Kalp, Vücudun en kuvvetli kasıdır. Open Subtitles أن القلب هو اقوى عضلة بالجسم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more