Affedersiniz, Profesör ama tıraş olmak yasak. | Open Subtitles | اعذرني بروفيسور ولكن غير مسموح بالحلاقة هنا |
Eminim hayatı boyunca soğuk suyla tıraş olmuştur. | Open Subtitles | أراهن انه كان يقوم بالحلاقة بمياة باردة منذ أن كان طفلاً |
Alnını tıraş olurken mi kestin yoksa çok mu düşünüyordun? | Open Subtitles | هل جرحت نفسك بالحلاقة أو كنت تفكر بقوة ؟ |
Testis torbasının ısısı testis içi ısısına yansır ve traş edilerek düşürülebilir. | TED | درجة حرارة الصفن تعكس درجة حرارة الخصية ويمكن تخيفضها بالحلاقة. |
traş olurken demiryolunun ilerleyişini izleyebileyim. | Open Subtitles | حتي استطيع رؤية السكة الحديد و هي تتطور بالإنشاء , بينما أقوم بالحلاقة |
Herkes tıraş olur Yani çok olacak çeşit de | Open Subtitles | الجميع يقوم بالحلاقة , و لذلك سوف يكون لدينا العديد من النكهات |
Hayır, eve gitmeliydim, pijamalarımı giyip, tıraş olmalıydım. | Open Subtitles | لا , يجب أن اذهب للمنزل , وارتدي البيجاما وأقوم بالحلاقة |
Dur biraz, şu ağaca bak. tıraş ettiğinden eminim. | Open Subtitles | إنتظر ثانية أنظر إلى هذا الفراء يا رفيق أنا واثق أنها قامت بالحلاقة بالكامل |
Biliyorsun, tıraş olmaya başlamadan önce bir süreliğine bebek olacak. | Open Subtitles | أتدري، سيكون صغيرًا لمدة طويلة قبل أن يبدأ بالحلاقة |
Ara sıra tıraş olsan ölür müsün? | Open Subtitles | هل سيقتلك لو قمت بالحلاقة بين فترة وآخرى ؟ |
Hangi çatlak kasaba tek bir yerde tıraş olmana müsaade eder ki? | Open Subtitles | أي بلدة غبية لا تسمح لك بالحلاقة إلا في مكان واحد؟ |
Hayır efendim, tıraş olmayacağım efendim! | Open Subtitles | كلا يا سيدى لن أقوم بالحلاقة يا سيدى |
tıraş losyonu şişesi mi kırdın? | Open Subtitles | هل كسرت زجاج اللوشن الخاص بالحلاقة ؟ |
tıraş olurken yüzünü kesmiş ve bir şeye dokunursa et yiyen bakterilerden bulaşacak diye korkuyor. | Open Subtitles | قام بالحلاقة ويخشى إذا لمس شيء ، سيجرح جلده البكتيريا . |
- Yani senin bilincin açık değilken seni tıraş etsem mutlu mu olursun? | Open Subtitles | -سأكون سعيداً . -إذا لو أني قمت بالحلاقة لك بينما تكون فاقد الوعي، سيجعلك هذا سعيداً؟ |
* I feel * Hey Maddie, tıraş oluyorum. | Open Subtitles | * I feel * أهلاً مادي انني مشغول بالحلاقة |
Clayton, Blake, onu kuru kuru tıraş edin. | Open Subtitles | "كلايتون" , "بلاك" قوموا بالحلاقة لة |
Bu sabah traş olurken, sadece traş olmuyordun. | Open Subtitles | بينما وانت تحلق هذا الصباح لم تكن تقوم بالحلاقة فقط ماذا تقصد ؟ |
Herkes traş Olur O Zaman Çok Çeşitli Lezzetler Olmalı | Open Subtitles | الجميع يقوم بالحلاقة , و لذلك سوف يكون لدينا العديد من النكهات |
4.30'da kalkıp, iyice traş olmam lazım. | Open Subtitles | يجب أن أصحي الساعة 4: 30 وأقوم بالحلاقة |
Aynen annen traş olma derken traş olmak ya da senin durumunda bir başkasından yardım istemen gibi. | Open Subtitles | كما هو الخطأ بالحلاقة... عندما تنهاك أمك أو تسألين شخصاً آخر .في وضعك |