yaşam dolu bir dünyaya gelir. | Open Subtitles | إنظرْ هنا: جاءَ إلى عالم غني بالحياةِ حيث أنه |
Ve kısa süre öncesine kadar yaşam kaynayan kızgın bacalar, soğuk, çorak mineral anıtlara dönüştü. | Open Subtitles | الذي كَانتْ وحيدة مؤخراً مداخنَ عَجّ بالحياةِ تَحوّلتْ إلى البرودةِ، الأنصاب المعدنية المعقّمة. |
Bugün bu sık ormanlardan yaşam fışkırmaktadır. | Open Subtitles | اليوم تنفجرُ هذه الغاباتِ الكثيفةِ بالحياةِ. |
Bir kaç saat önce ağzına kadar yaşam doluydu burası. | Open Subtitles | كَانَ يَمتلئ بالحياةِ في وقت لاحق |