"بالخطة" - Translation from Arabic to Turkish

• Plana
• planı
• plan
• Planda
• planını
• Planlarda
• planın
• plandan
• planımız
• plân
• planla
• planına
• Planlar
• planımıza
• planından

Hazırladığım Plana uyduğumuz sürece, sorun olmayacaktır.
طالما التزمنا بالخطة الموضوعة,سيكون كل شئ على ما يرام

Oynamak istiyorsan sen bilirsin. Ben orjinal Plana sadık kalıyorum.
تريد اللعب , لا بأس سأتمسك بالخطة الأصلية

Anne, haklıymışsın! Plana sadık kalmalıydım!
امي ،لقد كنتي على حق كان يجب ان اتمسك بالخطة

Kardeşim, adeta bir baba gibi gördüğü abisini kederlendirmeyi düşünmeyerek hemen bütün planı bana anlattı.
لم تكن قادره على تحمل فكرة حزن الاخ الذي اعتبرته تقريبا أباً لها لذلك اقرت بالخطة كاملة لي حالا

Bir plan hazırladığımda, size haber göndereceğim.
عندما يكون لدى تصور بالخطة, سوف اقوم بأخبارك.

Sadece Plana uygun davran. Güven bana. Şimdiye kadar en kolay elde ettiğin para olacak.
فقط التزم بالخطة وثق بي ستكون اسهل نقود حصلت عليها على الاطلاق

Plana sadık kaldığınızı ve yapacağınız şeyi yaptığınızı görmek için.
للتأكد من أنكم ستلتزمون بالخطة وتنفذون وعودكم

Bunu yapamazsın. Plana bağlı kalacağız ve bir ekip olarak çalışacağız.
لا تستطيع أن تفعل ذلك سنتمسك بالخطة وسنعمل كفريق

Tasarladığım Plana bağlı kalırsanız bir sorun olmamalı.
لن تكون هناك مشكلة إذا التزمت بالخطة التي وضعتها

Plana uymadığımız için bize ateş ettiklerini söylediler.
فقال أنهم يطلقون النار لأننا .. لم نلتزم بالخطة

Plana uysaydın, o askerler hâlâ hayatta olabilirlerdi.
لو كنتَ التزمت بالخطة ربما كان أولئك الجنود ما زالوا أحياء

İhtiyacım olan tek şey, herkesin Plana sadık kalması.
من الجميع هو الإلتزام بالخطة. .الإثنين،الأربعاء،الجمعة.

Şunu bil yeter, eğer Plana sadık kalmazsan izlemekten daha fazlasını yapacağım.
فقط إعلم أننى سأفعل ما هو أكثر من مشاهدتها إذا كنت لن تلتزم بالخطة

Kural üç: Ne olursa olsun, planı bozmayın.
قاعدة رقم ثلاثة لايهم ماذا يحدث , دائما تمسكوا بالخطة

Duygularınızı görevin dışında bırakıp planı uygulayın.
ستضعون هذه المشاعر جانباً وتقيدوا بالخطة.

Eğer yaptığımız plan hakkında çeneni açmasaydın, onu getirebilirdim ama sen gidip bunu karına anlatmadan yapamadın.
لقد قلت انني أريد منك التأكيد بأن لا تخبر اي احد بالخطة

Kardeşim kendini polis zannediyor. Bu Planda yoktu.
أخى مجنون.أنه يعتقد نفسه ضابط حقيقى.ذلك لم يكن بالخطة

Eğer bunu yapamayacaksan benim açımdan B planını uygulamakta bir sorun yok.
لو كنت غير قادر على فعلها.. فليس عندي مانع الإستعانة بالخطة البديلة

Planlarda değişiklik oldu. Sana söyleyecektim, ama sonra hatırladım köstebek sensin!
حدث تغيير بالخطة ، كنت سأخبرك، لكن عندها تذكرت ..

Siz altı kişinin bulduğu planın kimsenin eline geçmediğinden emin olmak istiyorsunuz.
و تريد أن تتأكد بالأ يعلم أحد بالخطة التي وضعها الستة أعضاء

Telaşlanma. plandan şaşma.
على مهلك، على مهلك التزمي بالخطة

Stratejimizi belirleyecek ve planımız hakkında sizi bilgilendireceğiz.
سوف نناقش الستراتيجية ونعلمكم بالخطة

Teşekkürler, darlandım. Bakın, plân şu.
شكراًلك،أشعر أنها تستعجلنى إليكِ بالخطة

Evet, tabi. Sanırım yarın yeni bir planla başlayabiliriz.
نعم، نعم أعتقد بأنه نستطيع البدء بالخطة غداً

Biz çizdiğiniz güvenlik planına sadık kalmak istiyoruz.
يجب أن نلتزم بالخطة الأمنية التي وضعناها

- Hadi o zaman... - Hayatım, Planlar biraz değişti.
هيا ، إذن - هناك تغير بالخطة يا عزيزتي -

Bu çok hoş bir teklif ama yine de planımıza sadık kalalım.
إنه عرض لطيف منك ولكن لنلتزم بالخطة, إتفقنا؟

Ama bir daha ki sefer planından bana da bahsediver.
لكن المرة القادمة أريد أن أكون عليمه بالخطة