Eğer birşeyler yapacaksak, bunu gölgeler içinde gizlice yapıcaz. | Open Subtitles | إذا كانت نيتي القيام بذلك, سأقوم بذلك بالخفاء وألجأ للمكر |
Ayrıca, Eyalet Savcılığı'nın Andrew Wiley adındaki araştırmacısının gizlice bunu soruşturduğunu duydum. | Open Subtitles | وسمعت أن المدعي العام وظف محققاً يدعى أندرو وايلي للتحقيق في الموضوع بالخفاء. |
Ona her ay para veriyorum ama sanırım gizlice oğlumuza yolluyor. | Open Subtitles | أعطيها نقدًا كل شهر، لكن أعتقد أنها ترسله بالخفاء لابننا. |
gizlice çalışmak bu işte dikkatsizliğe yol açıyor. | Open Subtitles | العمل بالخفاء و الشروع في هذا المشروع من دون إشراف |
..gizlice bir daire kiralamanın da sakıncası yoktur? | Open Subtitles | بإستئجار شقّةٍ بالخفاء بنفس البلدة ؟ |
Bu yüzden,günümüzün belirleyici kavgalardan birinin kişisel bilgiler üzerindeki kontrol için, büyük verinin gizlice bizi manipüle edecek bir güçtense özgürlük için bir güç olup olmayacağı için yapılacağına inanıyorum. | TED | فإذاً إنني أؤمن أن أحد النضالات الحاسمة في زمننا سوف يكون النضال من أجل التحكم بالمعلومات الشخصية، النضال حول إذا ما كانت البيانات الهائلة سوف تصبح قوة دافعة للحرية، بدلاً من أن تكون قوة تتلاعب بنا بالخفاء. |
Karım gizlice yiyor sanırım. | Open Subtitles | أظن أن زوجتي تأكلها بالخفاء |
Artık gizlice buluşmak zorunda değiliz. | Open Subtitles | ليس علينا أن نتقابل بالخفاء. |
Ama bunu gizlice yapmalıydım. | Open Subtitles | يجب أن أفعلها بالخفاء |
Ha? Eğer birşeyler yapacaksak, bunu gölgeler içinde gizlice yapıcaz. | Open Subtitles | سوف نفعلها بسرية و بالخفاء |
Umarım Jonas'ı gizlice görebilirim. | Open Subtitles | مع أمل أنني أستطيع أن أرى (يونس) بالخفاء |
Aslında, neden Patti Wallace ile gizlice çıktığını öğrenmek için buradayız. | Open Subtitles | في الحقيقة، إنّا هنا لنعرف لما كنت تواعد (باتي وواليس) بالخفاء ؟ |
Aslında, neden Patti Wallace ile gizlice çıktığını öğrenmek için buradayız. | Open Subtitles | في الحقيقة، إنّا هنا لنعرف لما كنت تواعد (باتي وواليس) بالخفاء ؟ |
Bunu gizlice mi yapıyordun? | Open Subtitles | كنتي تفعلين هذا بالخفاء ؟ |