| Sanırım o içeride. | Open Subtitles | أعْتَقِدُ أنهُ بالداخِل |
| Bir içeride, bir dışarıda korkuyor. Pekâlâ Brian. Bu işin en önemli kısmı yerde oturacak güzel bir alan bulmaktan geçer. | Open Subtitles | مثلَ سلحفاةٍ لديها رُهابُ الأماكنِ المغلقةِ يَخافُ بالداخِل يخافُ بالخارِج حسناً (برايان) السرُ بهذه الأشياءِ هو إيجاد |
| Arabası içeride. | Open Subtitles | سيارتُها بالداخِل. |
| Benimde içeride sevdiklerim var. | Open Subtitles | لديّ أحد بالداخِل أيضًا. |
| Üstelik içeride bir bebek var. | Open Subtitles | وهناك طفل بالداخِل |
| Will, içeride olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | (ويل) أنا أعلمُ أنَّك بالداخِل. |