"بالدهن" - Translation from Arabic to Turkish

    • yağ
        
    • yağla
        
    Pazartesi sabahı, garaja dönüş zamanı idi, gözümüzün önünde yağ vardı. Open Subtitles ثم صباح الإثنين هناك كنت، ارجع في تلك الحفرة بالدهن في مقل عيوني
    Kalın yağ tabakası ve yalıtımlı kürk vücut ısılarını korur. Open Subtitles حرارة جسمهم محفوظة بالدهن السميك والفراء العازل المكون من الشعرالمجوّف النصف شفاف.
    Bu aynı buzdolabının arkasında... yağ ile yazılıydı. Open Subtitles هذه كانت خلف نفس الثلاجه مكتوبه بالدهن
    Kendini yağla ve hemen oraya çık, seni seni boş boğazlı tembel. Open Subtitles .. ادهن جسمك بالدهن وادخل ، ايها الثرثار المتخاذل عن العمل
    Başımı yağla kutsarsın. Open Subtitles مسحت بالدهن رأسي
    "Başımı yağla mesh edersin; kâsem taşkındır. Open Subtitles "مسحتَ بالدهن رأسي، كأسي ريًّا"
    Bu aynı buzdolabının arkasında yağ ile yazılıydı. Open Subtitles هذه كانت خلف نفس الثلاجه مكتوبه بالدهن
    yağ dolu kitle. Open Subtitles كيس مليء بالدهن
    Başıma yağ sürersin... kasem taşıyor... Open Subtitles مسحت بالدهن رأسي وأمتلا كأسي
    Başıma yağ sürersin kâsem taşıyor. Open Subtitles مسحت بالدهن رأسي كأسي ريا
    Üstüme yağ damladı. Open Subtitles تلطخ قميصي بالدهن
    Başıma yağ sürersin. Kâsem taşıyor. Open Subtitles "مسحت بالدهن رأسي، كأسي ريّا"
    Başımı yağ ile yağla." Open Subtitles " مسحت بالدهن رأسي "
    Başıma yağ sürersin. Kâsem taşıyor. Open Subtitles مسحت بالدهن رأسي" "كأسي ريّا
    Bu yağ içinde. Open Subtitles هذا ملئ بالدهن
    - yağla kaplanmış. Open Subtitles - أنهم مغطّون بالدهن.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more