"بالعسل" - Translation from Arabic to Turkish

    • Ballı
        
    • bal
        
    • balla
        
    Benden bir fincan Ballı çay yapmamı istediler. Open Subtitles .. عندما طلبا مني أن أصنع لهما الشاي بالعسل
    Sonra Ballı bademli krem. Open Subtitles بعد ذلك أستخدم صنفرة للجسم بالعسل و اللوز
    Lavanta ve Ballı. İster misin? Open Subtitles إنه بالعسل و أزهار اللافندر، أترغبين بالقليل ؟
    Koyu kahve, sıcak süt, peynirle birlikte iki dilim Alman ekmeği, ...bal ve bir dilim kızarmış ekmek. Open Subtitles قهوة ، حليب ساخن، إثنان شرائح الخبز الألماني بالجبن واحدة من شرائح التوست بالعسل
    Sana bal katılmış çay getirdim. Boğazını iyileştirir. Open Subtitles أحضرت لك كوب الشاي بالعسل سيحسن إلتهاب حنجرتك
    Işılda ev ve bademleri balla doldur... Open Subtitles دع البيت يشرق بلمعانه ويملأ اللوز بالعسل
    Işılda ev ve bademleri balla doldur... Open Subtitles دع البيت يشرق بلمعانه ويملأ اللوز بالعسل
    Onlara Fıstık Ezmeli Turta'yla Ballı Ananaslı Turta'dan getir lüfen, Harley. Open Subtitles إنهم سيأخذو فطيره زبده الفول السوداني وفطيره الأناناس بالعسل
    Ailemi Ballı jambonla nasıl koruyabilirim ki? Open Subtitles كيف يفترض بي أن أحمي عائلتي بخنزير مصقول بالعسل ؟
    Sanırım birisi iki paket Ballı fıstığı hak etmiş. Open Subtitles حسنا أنا أعتقد أن أحدهم يستحق كيسين من الفستق بالعسل
    [Gülfem] Yatmadan Ballı süt içelim mi sultanım? Open Subtitles ‫هل نشرب بعض الحليب بالعسل‬ ‫قبل النوم، مولاتي السلطانة؟
    Annem muhteşem Noel hazırlığı yapar. Hmm. Harika Ballı çörekler, Open Subtitles أنها تعد طبخات ممتازة للعيد أعددت لحماً مطهياً بالعسل
    68 yaşındayım, Ballı su ve gün ışığıyla yaşayamam. Open Subtitles انا 6 اقدام و8 بوصات لا استطيع العيش بالعسل والماء وضوء الشمس
    Bana bal soslu kızarmış tavuk ve koyu bir kahve getir. Open Subtitles اعطينى بعضا من هذا الدجاج المقلى المغطى بالعسل وكوب قهوة
    Üşütme sakın. Bir bardak süt iç içine biraz bal koy. Open Subtitles . أحذر من البرد . إشرب حليباً ساخناً بالعسل
    Üşütme sakın. Bir bardak süt iç içine biraz bal koy. Open Subtitles . أحذر من البرد . إشرب حليباً ساخناً بالعسل
    Belki daha sonra, beni bir karınca yuvasına bağlar ve cinsel organlarıma bal sürersin. Open Subtitles لربّما بعدها يمكنّك ربطني بجانب وتغطي عضوي بالعسل كثيب النمل
    Appa onu yalasın diye üzerine bal dökmüş olabilir. Bu numaralara karnım tok. Open Subtitles ربما غطى نفسه بالعسل أو شيء ما ليلعقه أبا الحيلة هذه لن تنطلي عليّ
    Haplarını sık sık çay ve balla almak istediklerini söylerlerdi. Open Subtitles لطالما قالا أنهما يريدان تناول الحبوب مع الشاي بالعسل
    -Noel arifesi akşamı için balla pişirilmiş jambon almaya gitti. Open Subtitles لقد ذهبت لتأتي بلحم مطبوخ بالعسل لعشاء ليلة عيد الميلاد المجيد
    "O amını balla doldursan bile sikmem seni." Open Subtitles يمكنكِ أن تملأي مهبلِك بالعسل وسأظل غيرَ راغبٍ في مضاجعته

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more