"بالعمل الصائب" - Translation from Arabic to Turkish

    • Doğru şeyi
        
    • doğru olanı
        
    O adama yardım etmek baya iyiydi yani Doğru şeyi yapmak. Open Subtitles أجل ، كان لدى الرجل يد قوية ولقد قمت بالعمل الصائب
    Bir şeyler götürme sırası bizde. Doğru şeyi yaptığımı düşünüyorum. Tamam mı? Open Subtitles إنه دورنا لجلب الطعام أظن أنني أقوم بالعمل الصائب
    Haklı olduğumu göstermek için değil, sadece Doğru şeyi yapmak için ama o beni geçiştirmekten başka ne yaptı. Open Subtitles ليس لأتقرّب إليه ، بل لأقوم بالعمل الصائب لم يقم بفعل شيئ
    DEDİĞİM GİBİ, İYİ ADAMLARIN MOLAYA İHTİYACI VARDIR Bu sefer doğru olanı yapacağını biliyorum. Open Subtitles مثل ما أقول، ان الأشخاص الجيدين يحتاجون الى الراحة أعرف انك ستقوم بالعمل الصائب هذه المرة
    Umarım işler ters gittiğinde ve başka bir seçenek olmadığında doğru olanı seçersin. Open Subtitles كنت فقط آمل في حالة عدم وجود خيار آخر، أن تختار القيام بالعمل الصائب.
    Seni seviyorum ve doğru olanı yapacağını biliyorum. Open Subtitles أنا أحبك وأعلم أنك سوف تقوم بالعمل الصائب
    Ama sen yapmadın. Kalbini dinledin ve Doğru şeyi yaptın. Open Subtitles و لكنك لم تفعل , لقد استمعت لصوت قلبك و قمت بالعمل الصائب
    En azından Doğru şeyi yaptığımı gösteriyorsun. Open Subtitles أنتِ تؤكّدين على الأقلّ أنّني قمتُ بالعمل الصائب
    Doğru şeyi yaptığımı düşünüyordum. Open Subtitles إسمع، كنت أحاول فقط القيام بالعمل الصائب.
    Bazen Doğru şeyi yapmak seni bela silsilesinden kurtarır Open Subtitles أحياناً القيام بالعمل الصائب يقودك إلى الكثير من المتاعب
    Doğru şeyi yaptığını düşündüğünü biliyorum. Open Subtitles أعلم أنّك تعتقد بأنّك تقوم بالعمل الصائب
    Doğru şeyi yaptığını düşündüğünü biliyorum, önemsediğin birini korumaya çalışıyorsun, ama bu kadında çok fena bir hastalık var... Open Subtitles أعلم أنك تعتقدين بأنك تقومين بالعمل الصائب محاولة حماية شخص تهتمين بشأنه لكن هذه المرأة لديها مرض مريع
    Çünkü sana temiz olduğunu söyledim Doğru şeyi yaptığımı düşünüyordum. Open Subtitles -لأنني اخبرتك بأنها واضحة أنا أعني , بأنني أعتقدت أني أقوم بالعمل الصائب
    Hükümet doğru olanı yapmazsa, pasiflik seçenek olmaktan çıkacak. Open Subtitles إذا لم تقم الحكومة بالعمل الصائب هنا اللاعنف لن يكون خياراً بعد الآن
    Sadece doğru olanı yapmak istedim. Open Subtitles لقد اردت أن أقوم بالعمل الصائب
    Ah, sen doğru olanı yapıyorsun. Open Subtitles آه , أنتِ تقومين بالعمل الصائب
    Ama bizimle irtibata doğru olanı yaptık. Open Subtitles لكنكم قمتم بالعمل الصائب بالاتصال بنا
    Hapisteyken doğru olanı yapmak için çabaladı. Open Subtitles بذل كل ما في وسعه للقيام بالعمل الصائب
    doğru olanı yaptın. Open Subtitles لقد قمت بالعمل الصائب
    Cenazeye katılmakla doğru olanı yaptın, Libby. Open Subtitles كما تعرفين، بمجيئك يا (ليفي)، قمت بالعمل الصائب.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more