Yaşamlarımız boyunca önemli sonuçları olan Çok önemli kararlarla karşı karşıyayız. Ve bu kararlarla baş etmek için bir takım stratejilerimiz var. | TED | نحن نواجه قرارات بالغة الأهمية و لها عواقب هامة طوال حياتنا. و لنا استراتيجيات للتعامل مع هذه القرارات. |
Şu an Çok önemli bir davanın üzerindeyim. | Open Subtitles | إنني الآن مرتبط بقضية بالغة الأهمية في الوقت الحالي. |
Hayır, geri bildirim almam başarımızı için Çok önemli. | Open Subtitles | لا، لا، لا، أعتقد أن ردود الأفعال بالغة الأهمية فيما يتعلّق بنجاحنا |
Ve sonunda bazı kodaman yöneticiler Blackberry'lerini çıkarıp Çok önemli bir telefon görüşmesi yapmaları gerektiğini söylüyorlar ve çıkışa yöneliyorlar. O kadar rahatsız oluyorlar ki. | TED | وحينها يخرج أولئك المسيرون ذوو العيار الثقيل هواتفهم بلاك بيري ويقولون بأنه يتوجب عليهم القيام بمكالمات بالغة الأهمية فعلاً ويتوجهون نحو بوابة الخروج وعلامات الارتباك بادية عليهم |
Bu geceki mesajın Çok önemli olduğu belliydi. | Open Subtitles | علمت أن رسالة الليلة كانت بالغة الأهمية |
Çok önemli bir satranç müsabakası yapıyorum. | Open Subtitles | ألعب مباراة شطرنج بالغة الأهمية. |
Tamam, çünkü sana gerçekten, çok Çok önemli haberlerim var ancak şimdi kendini iyi hissetmiyorsan başka zaman da anlatabilirim. | Open Subtitles | حسناً، لأني أحمل أخبار ...بالغة الأهمية ويجب مناقشتها ولو لستِ في حالة جيدة يمكننا أن نؤجلها لوقت آخر |
- Bana maval okuma Dan. Sana verdiğim görev Çok önemli. | Open Subtitles | لا تكذب علي , المهمة بالغة الأهمية |
Ne işe yarıyorsa, onlar için Çok önemli. | Open Subtitles | مهما كانت فهي بالغة الأهمية بالنسبة لهم |
Ona bir mektup getirdim, Çok önemli. | Open Subtitles | لدي رسالة لها إنها بالغة الأهمية |
Çok önemli bir iş üzerine uğraşıyorsun hıyar. | Open Subtitles | أنت في مهمة بالغة الأهمية وتعبث |
Bu Çok önemli Harriet ve bu akşam senin ilgini gerektiriyor. | Open Subtitles | أحتاجكِ في مسألة بالغة الأهمية يا (هاريت) تطلّبُ حضروكِ هذا المساء |
Operasyon Isırık İzi için Çok önemli bir mesajım var. | Open Subtitles | لديّ لك رسالة بالغة الأهمية "للعملية "بايت مارك |
Çok önemli bir dekoru bulmalıyız. | Open Subtitles | نفتقد لعارضة بالغة الأهمية. |
Alda Hertzog. Bunun Çok önemli bir bilgi olduğunu söyledi. | Open Subtitles | (آلدا هيرتزوغ) قالت لي أنها معلومة بالغة الأهمية |
Sende Çok önemli bilgiler mevcut. | Open Subtitles | لديك معلومات بالغة الأهمية. |
İzlediğiniz yol da Çok önemli. | Open Subtitles | الطريق المتبعة بالغة الأهمية |
Çok önemli.. | Open Subtitles | أشياء بالغة الأهمية |
Çok önemli bir iş için sana ihtiyacım var. | Open Subtitles | أحتاجك لمهمة بالغة الأهمية |
Bu seçimler Çok önemli. | Open Subtitles | هذه الانتخابات بالغة الأهمية |