| Size söylesem, hatta miktarın yarısını söylesem, bana yalancı dersiniz. | Open Subtitles | لو أخبرتك فقط بنصف القدر, لوصفتنى بالكاذب |
| Bırak sana yalancı desin. Hayatımda hiç bu kadar aşağılanmadım. | Open Subtitles | تركته يدعوك بالكاذب أنا ما سبق أَن أذللت لذلك |
| Steve yüzüne karşı yalancı dedi ve öylece durup bunu kabul etti. | Open Subtitles | ستيف دعاه بالكاذب فى وجهِه وهو فقط وقف هناك |
| Her şeyi tekrarlasam da kimse beni sevmiyor, bana yalancı diyorlar. | Open Subtitles | حتى ولو نشرت كل كلمه قلتها لا أحد يحبني هنا أنه فقط سيدعوني بالكاذب |
| Bay Et Kancası ona yalancı dediğini duyduğunda ne dedi? | Open Subtitles | إذاً ماذا قال السّيدُ خطاف اللحوم عندما دَعوتِه بالكاذب |
| Bugün herkese sahte bir iPad gösterdim, yarın herkes bana "yalancı" diyecek. | Open Subtitles | فأظهرت واحداً مزيف اليوم وغداً، الجميع سينعتني بالكاذب |
| Ona yalancı dersen, hatta yan bakacak bile olursan karşında beni bulursun. | Open Subtitles | وإذا دعوتهُ بالكاذب أو نظرت إليه حتّى بشيء من السخرية, سينبغي عليك مواجهتي. |
| - Evet. Tüm gücümle üzerine gitmiştim. Ona yalancı, hırsız ve muhtemelen sosyopat kelimelerini sarf ettim. | Open Subtitles | نعم ، ولقد سعيت خلفه بكل ما أملك لقد أطلقت عليه بالكاذب واللصّ |
| Küçük, yeşil adamlarla ilgili hayaller gören o olduğu halde bana yalancı demeye cüret ediyor! | Open Subtitles | عندهُ الجرأة لينتعني بالكاذب بينما هوَ الذي يخترع قصص خياليّة عن مخلوقات خضراء |
| Sana yalancı orospu çocuğu derdim ama lafının hakkını gerçekten veriyorsun. | Open Subtitles | كنت سأنعتك بالكاذب الوغد .. ولكنّك رجلٌ عند كلمته |
| Sizi bastıracaklar, size yalancı diyecekler katil diyecekler. Acımasızlık bu. | Open Subtitles | سيهاجمونك ويصفونك بالكاذب والقاتل، إنّه أمر وحشي. |
| Katil demiyor elbette. Ama yalancı diyor. | Open Subtitles | لن تصفني بالقاتل طبعاً ، ولكنّها تصفني بالكاذب |
| Ona Toprak Krallığı'ndaki en iyi içkiler bendedir dedim ama, bana yalancı dedi. | Open Subtitles | وأخبرته أني أملك أفضل مشروب في المملكة كلها , لكنه دعاني بالكاذب |
| George Washington'ın kiraz ağacı kesmediğini söylediğim için bana yalancı dedi. | Open Subtitles | دعتني بالكاذب لأنني قلت ان جورج واشنطن لم يقطع الكرز |
| Bütün bunlardan bana yalancı diyorsun anlamı çıkıyor, siyah dostum. | Open Subtitles | هذا يبدو و كأنك تنعتني بالكاذب يا صديقي الأسود |
| - 24 saat içinde ikinci kez yalancı deniyor bana. | Open Subtitles | هذهِ هي المرة الثانية خلال 24 ساعة ألتي أدعى فيها بالكاذب |
| 24 saat içinde ikinci kez yalancı deniyor bana. | Open Subtitles | هذهِ هي المرة الثانية خلال 24 ساعة ألتي أدعى فيها بالكاذب |
| Seni odanın bir ucuna attığım için ve sana yalancı dediğim için çok özür dilerim. | Open Subtitles | آسفٌ لأنّي رميتك عبر الغرفة ودعوتك بالكاذب |
| Size yalancı demiyorum, fakat eğer yarın burada söylediğinizi söylerseniz, başımız baya belada olacak, çünkü benim geldiğim yerde, bir destede yalnızca 4 tane kız var. | Open Subtitles | أنا لم أصفك بالكاذب ولكن إذا قلت ذلك غداً، سنكون في ورطة لأنّه على حسب علمي ليس هنالك سوى 4 ملكات في كلّ لعبة |
| Bana yalancı diye bağırırken tam bir çocuk gibi davrandın. | Open Subtitles | وطفلٌ كمان كُنت عندما نَعتَني بالكاذب. |
| Rahatsız ettik kusura bakmayın... fakat yalancılıkla suçlandım. | Open Subtitles | آسف على الازعاج لكنني دُعيت بالكاذب |