Hatta geçen hafta bölük komutanıyla yumruk yumruğa kavga etti. Fakat... | Open Subtitles | حتى أنّه دخل في عراك باللكمات مع قائد السرب الأسبوع الماضي. |
Ona yumruk indirirken bunun başka bir yolu olabilir diye düşündüm. | Open Subtitles | بينما انهلت عليه باللكمات أدركت أنه لا بد من وجود حل آخر. |
Milletin yumruk yumruğa kavga ettiğini ve birbirlerine çocuklarını fırlattıklarını duymuştum. | Open Subtitles | سمعت أنهم تشاجروا باللكمات و ألقى الناس بأولادهم على بعضهم |
Gardını almadan vahşi yumruklar savurmazdı. | Open Subtitles | كان لا يلقي باللكمات بدون دفاع |
Ama en azından, onlar 20 yaşlarına basana kadar sana hapiste yumruk sokacaklarını bilerek ölürüm. | Open Subtitles | لكن على الأقل أشعر بالرضى بمعرفة أنك في سجن تتعرضين بإغتصاب باللكمات , حتى يصبحوا في العشرينات |
Bu yumruk yumruğa bir dövüş değil ki. | Open Subtitles | إنه ليس قتال باللكمات |
Bizim adamlar yumruk. | Open Subtitles | ورجالنا كانوا يردون باللكمات. |
Şimdi Mary, Malini'yi yumruk yağmuruna tutuyor. | Open Subtitles | الأن ( مارى ) فى وضعيه الهجوم انها تمطر ( ميلينا ) باللكمات |
Seni yumruklar ve silahlarla karşılayabilirim. | Open Subtitles | يمكنني أن أحييك باللكمات والأسلحة |
- Endişelenme. O kendini yumruklar. | Open Subtitles | -لا تقلقي ، ستنهك نفسها باللكمات |
Öylece yumruklar sallamaya başladı. | Open Subtitles | وبدأ يرمي باللكمات |