"بالمرأة" - Translation from Arabic to Turkish

• kadını
• kadınla
• kadına
• kadında
• kadınları
• kadınlara
• kadından

Evlilikten önce cinsel ilişkiden kaçınması gereken genç kadını düşünün.
فكر بالمرأة الشابة التي يتوجب عليها أن تبقى عفيفة قبل الزواج

Bir ihtimal var mı diye kadını aradım.
لقد اتصلتُ بالمرأة, فقط لرؤية لو كان هناك فرصة.

Yani o kadar üzüldün ki ondan sonra tanıştığın ilk kadınla evlenmeliydin?
اذن كنت مجروحا بشدة بحيث اضطررت للزواج بالمرأة التي تلتقيها بعد ذلك؟

Sanırım dün, öldürülen şu kadınla ilgili olarak beni resmen sorgulamak istemiştiniz.
قلت لي بالأمس أنك ستستجوبني رسميا؟ عن علاقاتي بالمرأة المغدورة؟

Anne dua etmiş, çünkü yaşlı kadına güvenmiyormuş ve çocukların ormana gitmesi zaten yasakmış.
قامت الأم بتلاوة الصلاة لأنها لم تكن تثق بالمرأة العجوز و حيث أنه كان ممنوع على الأطفال أن يذهبوا الى الغابة

Sadece... bir erkek kadında ne arar onu bulmaya çalışıyorum?
انا فقط أحاول أن أكتشف عن ماذا يبحث الرجال بالمرأة

Bense kadınları oldukları halleriyle baş tacı eden bir dergi düşündüm.
لقد تخيلت مجلة.. تحتفل بالمرأة كما هي

Yani, ben de kadınlara karşı hassasım ve fahişe fetişistiyim.
اعني , اني احس بالمرأة , وعندي علاقة بعاهرة

Niye onu öldürmeye yardım eden kadını arasın ki?
و ماذا يفعل بإتصاله بالمرأة التي ساعدت في قتله؟

Susan, her erkek dünyayı vereceği bir kadını hayal eder.
سوزان، دائما حلمت بالمرأة التي سأعطيها العالم

Babam üzgündü çünkü hiç kadını yoktu ve tüm sabahlarını evde bir başına harcıyordu.
والدي كان حزيناً لآنه لم يلتقِ بالمرأة المناسبة و كان يمضي كل صباح وحيداً في منزله

Pekala, oğlum, korkak kalp asla güzel kadını kazanmamıştır.
حسنا ، بني ، القلب الضعيف لا يفوز بالمرأة الجميلة.

Sabahları görevlerinin başında olduktan sonra akşamları yatağına hangi kadını atacağın umurumda değil.
لا أبالي بالمرأة التي تخوص معها علاقة بالليل، ما دمت تتواجد لأداء مهامك في الصباح.

Onun hala gerçeği bilmediğine inanıyor musun? O kadınla evliydi.
تعتقدين بأنه فعلاً لم يكن يعلم الحقيقة لقد كان متزوجاً بالمرأة

Susan, her erkek, ona dünyaları verebileceği bir kadınla tanışmayı hayal eder.
سوزان، دائما حلمت بالمرأة التي سأيعطيها العالم

Rezalet bir durum. Acaba hastalığın o yaşlı kadınla bir alakası var mıdır?
هل تعتقد ان كل هذه الفضلات تتعلق بالمرأة العجوز

Bunun gizemli süper kadınla bir ilgisi olabilir mi?
هل لما حدث علاقة بالمرأة الخارقة الغامضة التي ظهرت فجأة ؟

Olduğun bu kadınla daha fazla gurur duyamazdım.
لم أكن لأكون أكثر فخراً بالمرأة التي أصبحت عليها

Bunu kadına yapılan bir işkence gibi mi görüyorsun?
هل تشعرين ان ذلك استبداد بالمرأة او شئ من هذا القبيل ؟

Dakik, temiz ve çok konuşmazdı. - Bir kadında bunu severim.
حسناً , لقد كانت حريصة و نظيفة و لم تكن تتحدث كثيراً تعجبني هذه الصفات بالمرأة

Hayır, güzel kadınları her pozisyonda severim ben.
استمتع بالمرأة الجميلة في الاعلى - وفي جميع المواضع

Peki, o olaydan sonra kadınlara güvenemediğimi söylediğimde?
حنطور و عندما اخبرتك بأن لدي مشكلة بالوثوق بالمرأة بعد ذلك؟

Sevdiğim kadından asla şüphe etmemeliydim.
لم يجدر بي ابدا ان اشك بالمرأة اللتي احب.