"بالمساومة" - Translation from Arabic to Turkish

    • pazarlık
        
    Bilmiyorum ama beki de evren gerçekten pazarlık yapıyordur. Open Subtitles مالذي يَتحدث عنه بإيجادها؟ أنا لا أَعرف، لكن ربما يقوم الكون بالمساومة في النهاية
    EEG elektrodları kullanılarak taranan iki oyuncu bir-altı dolar arasındaki bir miktar üzerine pazarlık edecekler. TED أثنين من اللأعبين الذين يتم فحصهم بإستخدام أقطاب EEG سوف يقومون بالمساومة بأكثر من دولار واحد إلى ستة دولارات.
    Nefret ederdim. Ve beş yaş çocuğu olarak daha o zamanlar, başarısız da olsam, Dr.P ile pazarlık yapıyor ve egzersizlerden çıkmaya çalışıyordum. TED كرهتهن وهل تعلمون أنني قد بدأت بالمساومة ، كطفلة تبلغ خمس سنوات من العمر مع دكتور بي لأحاول التهرب من من القيام بهذه التمارين ومن دون جدوى بالطبع
    Şu anda çok zor pazarlık yapacak durumdasın, öyle değil mi? Open Subtitles أنت لست في وضع يسمح لك بالمساومة الآن.
    Ama siz Yahudilerin aklı fikri pazarlık yapmakta. Open Subtitles أنتم اليهود دائماً تفكرون بالمساومة
    pazarlık yapacak durumda değilsin Open Subtitles أنت في وضع لا يسمح له بالمساومة.
    Şu an pazarlık edecek bir durumda değilsin. Open Subtitles لست في موضع يسمح لكِ بالمساومة
    Yani bu bir pazarlık mı? Open Subtitles اذن, فانت تقوم بالمساومة ؟
    pazarlık etmek istemiyorum. Open Subtitles لا أهتم بالمساومة
    Çocuğu kaçıranlarla pazarlık yapacak. Open Subtitles سيقوم بالمساومة مع الخاطفين.
    Rehinecilerle pazarlık yapacak. Open Subtitles سيقوم بالمساومة مع الخاطفين.
    Evrenle bir pazarlık mı yapıyorsun? Open Subtitles هل تقوم بالمساومة مع الكون؟
    - pazarlık yapacak durumda değilsin. Open Subtitles -لست فى وضع يسمح لك بالمساومة
    Burada pazarlık yapacak durumda değilsiniz. Open Subtitles -لست في وضع يسمح لك بالمساومة .
    pazarlık yapacak durumda değilsin. Open Subtitles -مقامك لا يسمح لك بالمساومة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more