"بالمهمة" - Translation from Arabic to Turkish

    • İşi
        
    • görevi
        
    • göreve
        
    • görev
        
    • görevde
        
    • işini
        
    • bir iş
        
    • Görevle
        
    Yer yüzünde bu işi yapacak tek bir kişiyi bile tanımıyoruz. Open Subtitles و نحن لا نستطيع التفكير في أي شخص بالعالم للقيام بالمهمة
    Bu parayı alıp işi görmeni ve ortadan kaybolmanı istiyorum. Open Subtitles أريدك ان تأخذ هذا المال وتقوم بالمهمة ومن ثم تختفي
    Bu parayı alıp işi görmeni ve ortadan kaybolmanı istiyorum. Open Subtitles أريدك ان تأخذ هذا المال وتقوم بالمهمة ومن ثم تختفي
    Bu görevi çok daha etkin biçimde yerine getirmek üzere bir insansız hava aracı tasarlanabilir. TED الآن يمكن تصميم طائرة القيام بالمهمة بأكثر كفاءة.
    Albay Caldwell'e göreve planlandığı gibi devam etmesini söyle. Open Subtitles أخبري العقيد كالدويل للبدء بالمهمة حسب الخطة
    Bu adımı zihinsel rotasyon adlı bir görev ile açıklayacağım. TED دعوني أوضح هذه الخطوة بالمهمة التي تدعى بــالتدوير العقلي
    Fakat, son görevde, daha önce hiç görmediğim bir Amerikalı daha vardı. Open Subtitles ولكن بالمهمة الأخيرة كان هناك رجل آخر أمريكي لم أره من قبل.
    İşi yapmanıza yetecek kadar gözlük, plastik patlayıcı ve cephaneyle sizi geri göndereceğiz.. Open Subtitles ممتاز وسنرسل لك الليلة ما يكفي من نظارات ومتفجرات بلاستيكية وذخائر للقيام بالمهمة
    Peki bunu ters çevirip işi en öne alsak? TED ولكن ماذا لو قلبناها رأسا على عقب وفكرنا بالمهمة أولًا؟
    Beklenen işi yerine getirdi, pişirme ve çikolata üzerinden insanları bir araya getirdi. TED قامت بالمهمة التي وضعت للقيام بها، والتي كانت جلب الناس معًا على خلفية الخبز والشيكولاتة.
    Bütün garnizonu ayağa kaldırman gerekmez. İşi kendim yaptım. Open Subtitles ماكان ينبغي ان تأتي بالحامية كلها ، لقد قمت بالمهمة لوحدي
    Kimse kararını sorgulamaz. İşi yapacak başkası bulunur. Open Subtitles لن يشكك أحد في رأيك سيعثرون على شخص آخر ليقوم بالمهمة
    Son olarak, kısaca, benimle birlikte işi yapacak olan arkadaşları tanıtayım size. Open Subtitles أخيرأ وبسرعة أقدم لكم كل رجال المهمة الذين سيشاركوننى بالقيام بالمهمة
    görevi kabul ettim. Başka ne yapacaktım ki? Open Subtitles لقد قبلت بالمهمة ما الذى كان يمكننى ان أفعلة غير ذلك؟
    görevi ona verdim, efendim. Serserinin tekiydi. Open Subtitles لقد أوليت له بالمهمة يا سيدي لقد كان شاذا
    Valinin bana verdiği görevi yapmama izin verileceğini umuyordum. Open Subtitles أتوقع السماح لي بالقيام بالمهمة المخصصة إلىّ من قِبل المحافظ
    Albay Caldwell'e göreve planlandığı gibi devam etmesini söyle. Open Subtitles أخبري العقيد كالدويل للبدء بالمهمة حسب الخطة
    Hâlâ göreve inanan biri için kendini fazla haklı göstermeye çalışıyordu. Open Subtitles هو كان يبرر كثيراً بالنسبة لشخص لايزال يؤمن بالمهمة
    Sanıldığı kadar kolay bir görev değildi. TED لكن بدا أن هذا الأمر لم يكن بالمهمة السهلة
    Bu yüzden sonraki görevde sana güvenebiliriz. Open Subtitles لهذا علمت أنه يمكننا الأعتماد عليك بالمهمة القادمة
    O işini yaptı, ben de yardım ettim. İşte bulduğu. Open Subtitles قام بالمهمة وقمت بمساعدته، وإليكما النتيجة
    Bu benim için hayati derecede önemliydi, çünkü büyüdükçe öğrendim ki, fiziksel bir iş yapamazdım. TED كان هذا مهم للغاية، اكتشفت بينما أكبُر وأدركت أنني لن أستطيع القيام بالمهمة الحركية.
    Bu Görevle alakalı herhangi bir konuda dua etmemizin kendini bilmezlik olacağını düşünüyorum. Open Subtitles أظن انه قد يكون إفتراضياً منا ان ندعي لأي شيء له علاقة بالمهمة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more