Eğer Meksikalılarla olan işbirliğimizi kesersek, tüm kulüp zarar görecek. | Open Subtitles | لو قتلت هذا الحليف المكسيكي سوف يعاني كل من بالنادي |
Hatırlıyorum da kısa bir süre önce biz de kulüp evimde öpüşme oyunları oynayan çocuklardık. | Open Subtitles | أذكر أننا منذ فترة قصيرة كنا صغيرين نلعب ألعاب التقبيل بالنادي الخاص بي |
Ama kulüpte duruyorsan, içinde derinden bir parça kulüpte olmanı istiyor demektir. | Open Subtitles | لكن إن كُنت بالنادي، هذا يعنّي أن بأعماقك تريدّ أن تتواجد بالنادي |
Saat 10'a kadar kimse kulüpte olmayacaktır, bu yüzden kahvaltı etsene. | Open Subtitles | اسمع لن يكون هناك احد بالنادي حتى العاشرة لذا لماذا لا تذهب لتأكل شيئاً |
Şimdi de sizden, okulda kontrol edemediği tek Kulübe katıldığınız için nefret ediyor. | Open Subtitles | وإنها الآن تكرهكم يارفاق لإنضمامكم بالنادي الوحيد بهذه المدرسة .الذي لايُمكنها التحكمُ به |
Sonra evine gittin ve bilgisayarından mail yolladın böylece kimse ortadan kayboluşu hakkında seninle ya da kulüple bağlantı kuramayacaktı. | Open Subtitles | وبعد ذلك ذهبت إلى منزله وأرسلت رسائل إلكترونيّة من حاسوبه، بحيث لا يُمكن لأحدٍ أن يربط إختفاؤه بالنادي أو بك. |
Bu seferki toplantı şehir kulübünde olacak. | Open Subtitles | سيكون الاجتماع هذه المرة بالنادي الاجتماعي |
Oh, ve onun kulüp bağış için tekrar kardeş teşekkür edin. | Open Subtitles | أوه ، أرجوك اشكري شقيقتك مرة ثانية لتبرعها بالنادي |
Paige, kulüp arayıp ben biraz geç olacak onlara söyleyebilirdi? | Open Subtitles | بايدج ، هلا تتصلين بالنادي و تقولي لهم أنني سأتأخر قليلاً ؟ |
kulüp binasıyla kıyaslayınca bu sanki dün inşa edilmiş gibi duruyor, çok güzel. | Open Subtitles | مقارنة بالنادي فشكله يوحي انه بني البارحة |
kulüpte iki aynı cinsiyet dans edemez. | Open Subtitles | لا تستطيع أمراتين أن ترقصاء معاً بالنادي |
Ama bu şey bu gece kulüpte neler olanları gösterebilir. | Open Subtitles | لكنه قد يكون سجل ما حدث بالنادي هذه الليلة. |
Baloya kulüpte havlu taşıyan çocukla geleceğin doğru mu? | Open Subtitles | هل صحيح أنك ستذهبين برفقة الفتى الذي يحمل المنشفة بالنادي لحفلة العودة للمدرسة ؟ |
Kulübe dinleme cihazları yerleştirip kendi kuyularını kazmalarını istiyorum. | Open Subtitles | أريد وضع أجهزة تنصت بالنادي و جعلهم يجرمون أنفسهم. |
Kulübe gelince de, bir anda orada bitiverdi. | Open Subtitles | و عندما كنت بالنادي الليلي, ظهر أمامي هكذا |
Yani kulüple ya da mafyayla ilgisi yok. | Open Subtitles | حسناً، هذه الاستمارة غير مرتبطة بالنادي أو بالعصابة |
kulüple birlikteyken çok farklı. | Open Subtitles | يكون شخصاً آخر عندما يكون مع رفاقه بالنادي |
kulübünde veya başka bir yerde öğle yemeği yemek için çok meşgulüm. | Open Subtitles | أنا مشغول عن تناول الغداء بالنادي او أى مكان آخر. |
Şehir kulübünde işler giderek zorlaşsa da uydurma işim sayesinde babamla aram iyiydi. | Open Subtitles | الأمورصارتأصعب بالنادي الريفي لكنعمليالمزيف سهل أمور كثيرة مع أبي |
Kulüpteki cep telefonlarını arayabilir misin? | Open Subtitles | هل يمكن أن تطلب أرقام الهواتف المحمولة بالنادي ؟ |
spor salonunda sürekli bisiklete binen sarışın çocuğu biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعرف ذلك الرجل الأشقر، الذي يتمرن دائماً على العجلة الثابتة بالنادي الصحّي؟ |
İyi para kazanıyorum. 20 eve gidiyorum, ve Country Club'daki işi almama ... şu kadar kaldı. | Open Subtitles | لدي 20 منزل، و قاربت من الحصول على عضوية بالنادي الريفي |
spor salonundayken serbest ağırlık bölümünde Hotch'ın, Strauss'un yerine geçeceği konuşuluyordu. | Open Subtitles | ظريف ذلك ظريف اسمع,عدما كنت بالنادي الكلام عند مكان وضع الأثقال |
Geçen Noel, New Orleans spor kulübü beni üye yapmıştı. | Open Subtitles | العيد الماضي حصلت على عضوية بالنادي الرياضي |
klüpte yer bulabilirsem. | Open Subtitles | نعم، إذا أمكنني الحصول على ساحة خالية بالنادي |